Aziz Şah – Mevsimi geldi o soruyu soruyor herkes…
-Neden kuzey Kıbrıs’ta bir yangın helikopteri ve uçağı yok?
Başka sorular da soralım…
Banka sahibinin kendi özel uçağı var, KKTC’nin neden yok?
Para babasının üzerine helikopter konan yatı ve yarım düzine de helikopteri var, ilelebet yaşayacak KKTC’nin neden bir pervanesi bile yok?
Neden dolar milyarderi Kıbrıslı burjuva Türkiye’nin 6. zengini iken KKTC vergi listesinde 432. sıradadır?
Neden kumarhaneler ve otellerin denize bok akıttığı bilinmesine rağmen müdahale edilmez?
Doğru soruyu sormadan doğru cevabı alamazsınız…
Şu soru yanlış bir sorudur:
-Neden kuzey Kıbrıs’ta bir yangın helikopteri ve uçağı yok?
Soruyu bir de doğru şekilde soralım:
-Birinci, ikinci ve üçüncü derece askeri bölgelerden oluşan işgal topraklarında neden yangın helikopteri ve uçağı yok?
Soruyu doğru sorunca cevap sorunun içinde saklı…
İtfaiye teşkilatı askere bağlı, asker Ankara’daki Genelkurmay’a; KKTC Merkez Bankası müdürü Ankara’dan atanır, bütçe, para ve maliye politikası Ankara’da belirlenir…
Et de bıçak da Ankara’nın elinde, para da silah da, Merkez Bankası da ordu da…
Yangın helikopteri ve uçağı alıp almamaya Ankara karar verir!
Ankara’nın 1974’ten beridir böyle bir gailesi olmadı. Tam aksine Akdeniz’de iki tane kardeş devlet vardır ki yangınları pek sever: İsrail ve Türkiye…
Yangını toprağın sömürgeleştirilmesi için silah olarak kullanır İsrail ve TC sömürgecileri. Özellikle yanan zeytin ağacı görmeyi çok severler. İşgalci sömürgeciliğin karakteridir bu…
İsrail’in Filistinlilerin zeytinlerini imha etmek gibi sistematik bir politikası var. 1948’den beridir yakar ve keser. TC Devleti ve taşıdığı yerleşimci nüfus ile müteahhitler de Kıbrıs’ın zeytinlerini ve harnıplarını sistematik bir şekilde yaktı. Yaka yaka bitirdiler…
Zeytin ağacı düşmanlığı bir politikadır. Bir kıymeti yok ama gene de not edeyim şuraya: BM belgelerine bile not düşüldü zeytin yakmak ve kıymak insanlık suçudur…
Gelmiş geçmiş yöneticilere çok öfkelisiniz biliyorum. Neden kara Mercedes makam araçları var da yangın helikopteri yok…
Şunu unutmayın ama o yöneticilerin yangın helikopteri almaya yetkisi yoktur. Yangın helikopteri almak savunma bütçesine girer, ona da komutan karar verir…
Burası bir askeri rejimdir. Bunu hiç aklınızdan çıkarmayın, adresi şaşırmayın…
20 Temmuz 2019’da TC Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yardımcısı Fuat Oktay “750 milyon TL’lik kaynak aktarımı ile ilgili ilk dilimi serbest bırakıyoruz” dedi. Bir senedir 750 milyonu sayıklar Tatar… “Bizim Türkiye ile ilişkilerimiz gayet iyi 750 milyon TL kaynak gelmiştir” dedi Tatar bir daha! Yalana doymadı… Gelen para 657 milyon TL, bunun 530 milyon TL’si askere gitti, onun dışında askerin bütçesini Kıbrıs Türk halkı ödüyor.
Varoluş amaçları Kıbrıslıları besleme olduklarına ikna etmek olan işbirlikçiler halkın kaynakları ile askerin bütçesini karşıladığı sürece yangın helikopterimiz olmayacak…
Gezi’deki halk isyanı döneminde komutanlık TOMA alınacak dedi, sivil işbirlikçileri de yangınlarda da kullanırız diye aklımızla dalga geçti…
Karpaz’dan Limnidi’ye MOBESE takılacak, tak…
Tüfek çatılacaaak… Çat!
(18 Mayıs 2020 tarihinde Afrika gazetesinde yayınlanmıştır)