Aziz Şah – “Elbette canını seve seve feda edecek bir gençliğimiz vardır” diye buyurmuş Mustafa Akıncı Erenköy’de…
“Kimimiz ‘ölürken’ diyoruz
Kimimiz ‘ölürkana’.”
Öyle der Süleyman Uluçamgil…
Çağırmışsın bizi ölmeye…
Ben gelmem Bay Mustafa!
“Damda yatmaklığım vardır benim
Geceler yorganım olur.
Köyde yazları”
Öyle der Süleyman Uluçamgil…
Çağırmışsın bizi ölmeye…
Ben gelmem Bay Mustafa!
“Bir gün mezarlık dolacak
Son bir mezarla
Adına eski mezarlık diyecekler.
Ve bir gün mezarlıkta
İnşaat başlanacak
Belki bir okul belki bir hastane
Mezarım yıkılacak.
Bir gün mezarlık unutulacak
Yazın işte bu söylediklerimi duvara
Oradan geçen insanların içinde
Ölümü düşünenler bulunacak”
Öyle der Süleyman Uluçamgil…
Çağırmışsın bizi ölmeye…
Ben gelmem Bay Mustafa!
Ben daha seveceğim, ölmeye gelmem…
“Durduğum yer
Yeni Cami’nin öksüz minaresinin altı
Durduğum şu yerde
Cami vardı bir zamanlar
Şimdi ben bir kızı beklerim
Dönsün köşeyi…”
Sizin savaşınıza gelmem!
Ben bir kızı beklerim…
“Ben Mesarya Ovasının çocuğuyum
Bir sevgiye değinir yüreğim gün be gün
Islak bir sevgi ter kokusunda
İnsan olmağanan”…
Süleyman Uluçamgil’in mezarına su dökeceğim…
İnsan olmak için, insan kalmak için, insanı insanın kurdundan kurtarmak için…
Sizin savaşınıza gelmeyeceğim.
Ne doğalgaz için ne petrol için…
Ne ganimet için ne garabet bir dava için…
Ne istibdadın ikbali ne irridentistin teki için…
“Güneşin ne belli gerneşmediği”…
Güneş dururken petrolün fethi için kim gelir Bayım ölmeye?
Güneşe akın dururken hangi akılsız vaktinden evvel girer mermere?
Güneşin zaptı yakınken hangi balçık sıva tutar?
Güneş nar gibi kızarırken tan vakti…
Sevmek yerine ölmeye çağırma bizi efendi…
“Biz Napolyon gibi para olmadık
Paris’te manken olun dediler
Cezayir’e kefen olduk biz
Biz Kraliçe Elizabet’in
Sekizinci kocası olmadık.
Biz onlar gibi olmadık
Olmadık”
Şimdi Napolyon’un ve Kraliçe’nin petrol şirketlerinin ölüsü mü olalım?
Kimin savaşına çağırırsın bizi, kimin adına Bay Mustafa?
Damda yatmaklığım vardır benim.
Mezarda değil…
Ben gelmem Bay Mustafa!
“Bir ölüme tekme savurdum
Bir de yaşamaya
Sonra durdum
Durdum biri çağırmış gibi beni
Meğer yaşıyormuşum.”
Beni çağırma Bay Mustafa…
Yaşıyormuşum daha…
Gelmem savaşa!
(10 Ağustos 2020 tarihinde Avrupa gazetesinde yayınlanmıştır)