Aziz Şah – Be şey!
Beş şey vardır Kıbrıslılar duydu mu tilt olur…
-Kurtardık sizi, beslememizsiniz…
-Lefkoşe…
-Magosa…
-Hellim peyniri…
-Gezdirir gendi gendini…
Sosyal medyada bu beş şey etrafında paparalar kopar…
Memleketi işgal edilmiş, kendisi rehin alınmış…
Kıbrıslıyı beşe katlamış taşıma nüfus…
Kıbrıslı general/komutan olamaz kendi toprağında…
Kıbrıslı Merkez Bankası’na müdür olamaz…
Kıbrıslı gençler atama beklerken öğretmenler Türkiye’den görevlendirilir…
Kıbrıslı gençler yazılı ve spor sınavlarını geçer, ancak sözlü sınavdan geçip polis olamaz…
Kıbrıslı kendi İtfaiye ve Polis teşkilatlarını yönetemez, İtfaiye ve Polis Ankara’ya bağlı…
Kıbrıslı kendi yurdunda ‘etnik kökeni’nden dolayı TC’nin ırkçı sömürgeciliği yüzünden hiçbir kritik kurumun başında oturamaz.
Boğaziçi’ne kayyum atadıkları gibi DAÜ’ye de atarlar…
Kıbrıslıya da bir halta yaramayan müdürlük-müsteşarlık verilir emzik olarak, TC’den gelen Teknik Heyet’lerden talimat alır, oturur yerine.
Kıyılar, dağlar, ovalar yenilmiş yutulmuş…
Tecavüz, şiddet, uyuşturucu vakaları almış yürümüş…
Yargının üstüne pervasızca saldıranlar çoğalmış…
Mahkeme avlularında Tekbir getirenler mi istersiniz, savcıyı-yargıcı tehdit edenler mi, Kıbrıslı yargıçları ırkçılıkla suçlayanlar mı, Erdoğan’ı yargıya müdahale etmeye çağıranlar mı? Ankara’dan Anayasa Mahkemesi’ne ayar çekerler, Adalet Bakanlığı kurup yargıyı tamamen Ankara’ya bağlamak isterler…
Kara Listeler kanatlanmış ama uçamamış…
General olamayan Kıbrıslılar ‘Tören Paşası’ diye aşağılanırmış…
Köy yollarının ihalelerine bile artık Ankara’da çıkılır, yerli müteahhidin kapısını çalacağı bir devleti yok…
Kıbrıslı Türkler müzakere masalarından da kovuldu…
Faili Meçhuller Davası’nda Ankara 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde Kutlu Adalı cinayetinin görülmesi reddedildi…
Kıbrıslının altından memleketini aldılar, ülkesiz kaldı, çocuklarını göçe verdi, kansız soykırımla yurdundan sürüldü, ama Lefkoşa’ya Lefkoşe denmesine dayanamaz, gırmızı cızgısıdır o!
-Ha be şey, öyle değil?
Mağusa’nın DAÜ’süne Türkiye’den kayyum atandı, Türkiye’deki üniversitelere atar gibi…
Mağusa’ya Magosa dendiğinde tepki gösterenler Mağusa’nın DAÜ’süne Türkiye’den kayyum atanınca siner da kalır!
Lefkoşa’ya Lefkoşe dedirtmezler, hatta “İrade Lefkoşa’dadır” derler; ama Lefkoşa’nın göbeğinde TC Elçiliği önünde başları dik duramazlar…
Mağusa’ya Magosa dedirtmezler, hatta Mağusa milliyetçiliği lafazanlığı yapmada üstlerine yoktur; ama Mağusa’daki Telekomünikasyon Dairesi’nin binasına el koyarak (çökerek) konsolosluk açma kararı alan TC Elçiliği’ne ve Mağusa’nın Doğu Akdeniz Üniversitesi’ne Türkiye’den kayyum atanmasına ses çıkarmazlar…
Yok hellim peyniri, yok Magosa, yok Lefkoşe, yok sizi biz kurtardık, beslememizsiniz derken…
Kim çıkarmışsa çıkarmış ‘Gezdirir gendi gendini’ diye saçma sapan manasız bir laf çıkarmış, bunu duydu mu Kıbrıslı tilt olur…
Ama bu laf Tatar için doğrudur: Gezdirir gendi gendini…
36 padişah mezarını gezmek kolay mı?
Gezdir Tatar gendi gendini…
(19 Ekim 2021 tarihinde Avrupa gazetesinde yayınlanmıştır)