Aziz Şah – ‘Seçim vaadi’ demek burada bir ‘devlet’ var, biz o ‘devlet’in ‘meclis’ine girip verdiğimiz sözleri tutacağız demektir. ‘Sandığa gidin, yeter ki gidin’ çığırtkanlığı bu halüsinasyon sürsün diyedir.
TC’nin sömürgeci kurumları burayı protokollerle yönetir. Bu protokoller Ankara’da hazırlanır. ‘KKTC meclisi’nde görüşülmez bile!
‘Sandığa gidin’ demek, burayı ‘KKTC meclisi yönetir’ yalanına inanın demektir. Ankara’daki Kıbrıs İşleri Koordinatörlüğü, Lefkoşa’daki Üst Koordinasyon Kurulu, TC Teknik Heyeti ve eski adıyla ‘Yardım Heyeti’ olan TC Kalkınma ve Ekonomik İşbirliği Ofisi’nden oluşan sömürgeci kurumları görmeyin, duymayın, bilmeyin!
Hayatımızı çıkmaza sürükleyen birkaç uygulamaya bakalım: Hepsi CTP damgalı!
Faizden faiz alan Bileşik Faiz Yasası’nı CTP yaptı.
Kıbrıs sorununu çıkmaza sürükleyen ganimetleme yasası İTEM’i CTP yaptı.
Ayağımızdaki pranga olan AKSA sözleşmesini CTP imzaladı. Ferdi Sabit Soyer vurdu toplumu zincire!
Özel Hayatın Gizliliği, MOBESE ve Cumhurbaşkanına Hakaret Yasalarını CTP yaptı, bununla da övünür. Tufan Erhürman’ın ve Doğuş Derya’nın yüksek gayretleriyle sonuçlandırıldılar!
Muhaceret ve Yurttaşlık Yasaları da CTP’den. Geldiklerinde düzelteceklermiş, çeyrek asırdır düzeltemedikleri Bileşik Faiz Yasası gibi!
Bugün Elektrik Kurumu iflas noktasındadır…
Elektrik konusunda elimizi kolumuzu bağlayan kararlar AKSA sözleşmesi ve 2009 Mali Protokolüdür. ‘Bunları yırtıp atacağız’ diye ‘seçim vaadi’nde bulunabilen var mı?
2002 yılında AKSA ile ilk sözleşmeyi UBP-DP imzaladı. 2009’da AKSA ile sözleşme CTP-ÖRP tarafından 2024’e dek uzatıldı… Ferdi Sabit, KIB-TEK’in 10 Dolara ürettiği elektriği 14 Dolara üreten AKSA’ya 16 senelik alım garantili sözleşme imzaladı. AKSA’ya CTP yüzünden haraç ödüyoruz. KIB-TEK’e de topluma yetecek duruma gelmesi için hiçbir yatırım yapmadılar.
Çünkü TC Devleti, Kıbrıs Türk Sömürge İdaresi’ni protokollerle yönetir. 2009’da Ersin Tatar’a imzalatılan Mali Protokol’de KIB-TEK’e kamu yatırımı yapılması yasaklandı. Bu protokolü kimler uyguladı?
CTP’li, UBP’li ve YDP’li ‘Enerji ve Ekonomi Bakanları’ KIB-TEK’e yatırım yapılmasını engelledi 2009’dan beri; CTP’nin esaret belgesi imzaladığı AKSA’dan kurtulmamıza hepsi karşı!
KIB-TEK’in batırılmasında ‘kilit rolü’ oynayan CTP’li ‘Enerji Bakanı’ Özdil Nami aktif politikadan çekildi; artık ‘akil adam’ olup akıl verecekmiş. Topluma zaten yeterince zarar verdi KIB-TEK’e yatırım yapılmasını engelleyerek. Türkiye’den kablo ile elektrik gelecek diye yatırıma karşı çıktı!
Özdil Nami demişken not düşelim: Nami, Mustafa Akıncı’nın da müzakerecisiydi. Crans Montana’da yaşanan rezalette onun da adı geçiyor…
Akıncı gibi Nami de, aynı CTP ve TDP gibi Crans Montana belgelerinden sonra hiçbir açıklama yapmadı; dört senedir topluma ‘müzakere masasının neden dağıldığı’ konusunda yalan söyledi!
Crans Montana’da Kıbrıs’ın askersizleştirilmesine karşı çıktı Nami. Belgeden aktarıyorum:
-‘‘Sayın Nami, (…) Garantileri ve askeri isteyenin Türkiye değil Kıbrıslı Türkler olduğunu belirtti. Türkiye’nin, Kıbrıslı Türklerle diyalog ile kendisi için değil ama Kıbrıslı Türkler için bu haklarını feda edebileceğini, Türkiye’nin daha ileri hareketlerde bulunmaya hazırlık yapabileceğinin işaretini verdiğini anlattı’’…
Nami, Crans Montana’da Türkiye asker çekmeye ve Garantileri kaldırmaya hazırdır, ama biz karşıyız diyerek bizi bugünkü çıkmaz sokağa getirenlerdendir.
UBP de CTP gibi, ‘‘Türkiye’den kablo ile elektrik gelecek’’ der ve Kıbrıs’ın askersizleşmesine karşıdır. İkiz kardeştir bunlar; birinin ipi bolardığında diğerini sürer Ankara perdeye…
(8 Aralık 2021 tarihinde Avrupa gazetesinde yayınlanmıştır)