Sömürge Valimiz Metin Feyzioğlu’nun portresi

Aziz Şah – İsviçre çakısı gibi bir sömürge valimiz var…

Bugüne kadar Kıbrıs’ın işgal bölgesine TC’nin Sömürge Valisi olarak atanmış “TC Büyükelçileri” içerisindeki İsviçre çakısı modeli.

KKTC’nin TC’nin kukla rejimi olduğunu her fırsatta sergiliyor. KKTC Devleti diye bir şey olmadığını, hükümetin, bakanların ve başbakanın göstermelik olduğunu dünya aleme gösteriyor. 

Yol asfaltlama, aydınlatma, sulama ve elektrik gibi konularla bizzat Metin Bey ilgileniyor. Yanına göstermelik olarak “bakan” bile almıyor, bizzat kendisi gidiyor.

Her koltukta o oturuyor…

Her taşın altından o çıkıyor…

Sömürgede tek adam devri…

Bir bakıyorsunuz Metin Bey “Tarım Bakanı”, “Ulaştırma Bakanı” veya “Enerji Bakanı” oluyor!

Sonra hop dedik, “Eğitim Bakanı” oluyor…

Tayyip Erdoğan’ın dünyaca ünlü ekonomi teorisi “faiz neden enflasyon sonuç” gibi bir teori de geliştirdi “Ekonomi Bakanı” olarak: “Kardeşlik Hukuku teorisi”…

Her Kıbrıslının bildiği hikâye: 1974’ten sonra Kıbrıs Lirası’ndan Türk Lirası’na geçildi. Kıbrıs Liraları değerinin çok altında TL’ye çevrildi.

Bankalardaki mevduatlarımız sünger gibi TC tarafından emildi.

Kendi para birimimiz ve merkez bankamız olmadığı için TC Merkez Bankası’nın tercihleri ve para politikası bize enflasyon ve devalüasyon olarak döndü; bu şekilde TC’ye sömürge haracı ödedik.

TC Kıbrıs’ın işgal bölgesine silah zoruyla TL’yi dayatırken, sattığı malları ise Dolar/Euro üzerinden sattı.

Yetmedi, TC sömürge rejimi Kıbrıs’ın kuzeyindeki harcamalarını karşılamak için kendi kurduğu kukla devlete “borç” verdi: Ankara parayı bir cebinden çıkardı, diğer cebine koydu, borcunu da Kıbrıslı Türk toplumuna yazdı ve “beslemeleeeerrrr” diye de hakaret etti.

TC Devleti Kıbrıs’taki sömürge rejimine parayı TL olarak aktardı, borcu Dolar olarak yazdı. Yani TC Devleti Kıbrıs’ın işgal bölgesindeki kendi harcamaları için “Kıbrıslı Türk toplumu”nu Dolar olarak borçlandırdı.

İşte, burada Metin Feyzioğlu’nun literatüre kazandırdığı ekonomi teorisi devreye giriyor. Metin Bey tüm bu sömürü sürecine bir isim taktı: “Kardeşlik Hukuku”…

Sonra bir bakmışsınız Metin Bey Narenciye Üreticileri Birliği Başkanı oluvermiş…

Her an Hayvan Üreticileri Birliği Başkanı da olabilir, aman gadimici başkan Mustafa Naimoğulları, koltuğu kolla…

Eczacılar Birliği Başkanımız da Metin Bey’dir, ama sözünü tutamadı bir türlü, TC’nin Kıbrıs’ın kuzeyine uyguladığı ilaç ambargosu kalktı diyorlar ama ilaç yok!

Ticaret ve Sanayi Odaları Birliği Başkanı da Metin Bey’dir. Zaten tüccar sınıfımız en satılık olan kesimidir toplumumuzun, koltuklarını ilk onlar sattı…

Arasta ve Büyük Han çevresi muhtarı da Metin Bey’dir. Tatar dağlarda köpek gezdirir, Metin Bey Arasta’da…

TC Aile Bakanlığı’nın Kıbrıs’ın işgal bölgesinde yürüttüğü faaliyetlerin başında ise “Aile Bakanı” olarak bulunur Metin Bey.

Feyzioğlu’ndan koltuğunu kurtaran bir tek Barolar Birliği Başkanı Hasan Esendağlı oldu. Esendağlı da koltuğu kurtarmak için “eş başkanlık” verdi kendisine…

Metin Bey hem “Adalet Bakanı”mızdır hem de Barolar Birliği Eş Genel Başkanı’mız!

Aynı zamanda Metin Bey İSİAS katliamı davası hukuk sürecinin yöneticisi ve koordinatörüdür de…

Kıbrıs’ın kuzeyinde “Adalet Bakanlığı” yok diyeceksiniz… TC Sömürge Valiliği’nin talimatıyla açılan davalar aynı TC Sömürge Valiliği’nin talimatıyla geri çekiliyorsa bunu “Adalet Bakanlığı” yapar.

Metin Feyzioğlu farkını gösterdi bize: Kendisinden önceki sömürge valilerinin gazetemize açtırdığı davaları Lefkoşa Kaza Mahkemesi geri çekti ama aynı davalar Ankara’da baştan açıldı.

Metin Feyzioğlu şöyle dedi:

-“Güvercinlik mandıralar bölgesi anayolunu yakında asfaltlamış olacağız. Yolun aydınlatmaları da yapıldı. Birkaç direk işi kaldı”…

Metin Feyzioğlu, Kıbrıs’ın işgal bölgesinde tek bir şey değildir: Türkiye Cumhuriyeti’nin KKTC Büyükelçisi değildir.

Yol asfaltlamadan aydınlatmaya ve elektrik direklerine kadar herşeye kendisi bakar…

Kıbrıs’ın kuzeyinde KKTC diye bir devlet yoktur, Sömürge Valiliği vardır.

Feyzioğlu dışında kalan kuklalar ise direklerdir!

Muhalefetin ise en akıllısı direkte bağlı…

(6 Mart 2023 tarihinde Avrupa gazetesinde yayınlanmıştır)

About the author