Aziz Şah -11/7/2024
Holguin’in mektubundaki “Geçmişte beklentileri karşılamayan ve daha büyük anlaşmazlıklara ve hayal kırıklıklarına yol açan çözümlerden uzaklaşmak önemlidir. Şimdi, farklı düşünmemiz gerekiyor” ifadesi Hristodulidis’i panikletti…
BM Genel Sekreteri’nin Kişisel Temsilcisi Holguin hanımefendinin BM çerçevesi dışındaki çözümlere atıfta bulunmadığını söyledi Hristodulidis.
-“O daha çok geçmişte kullanılan ve sonuç vermeyen metodolojik konulara atıfta bulunuyor” diye ekledi.
Holguin açık açık “Geçmişte beklentileri karşılamayan, daha büyük anlaşmazlıklara ve hayal kırıklıklarına yol açan ÇÖZÜMLER” diyor. Metodoloji demiyor…
Kıbrıslı Rum bir federalist “Üç kez Holguin ile görüştüm” dediğinde şaşırmıştım.
Sonradan anladım mevzuyu, çünkü Holguin bir toplantıda patladı federalistlerin suratına:
-“Neden ben her toplantıda aynı yüzleri görüyorum?”
Holguin’in görüşmeleri kişilerle değil “sivil toplum örgütleri” ile ayarlandı BM’nin mavi gözlü, beyaz ve Avrupalı erkek görevlileri tarafından.
Bir Ortadoğu meselesi olan Kıbrıs işgaline ve kolonizasyona mavi gözleri ile bakıyorlar anlamadan…
Aynı insanlar farklı farklı örgütleri kendilerine paravan olarak kullandığı için karşısına aynı kişi üç defa çıktı Holguin’in!
Kıbrıs’ta Federal Çözüm İnisiyatifi veyahut Tek Çare Federal Çözüm Grubu ve Kıbrıs’ta Federasyon Engellenemez Platformu ya da İki Toplumlu Federalist Kadınlar gibi onlarca grup var.
1974’te silah zoruyla Girne’den sürülen mülteciler görüşemedi Holguin’le ama Kıbrıs sorununu kariyer olarak gören bir zibidi üç defa görüştü. Sonuç mu?
Tarihin en uzun çatışmalarından birinin tanığı olan Kolombiyalı Holguin Kıbrıs’ta bir “sivil toplum” olmadığını anladı. Kıbrıs sorunundan beslenen rant şebekesi olan sözde “sivil toplum”un halinden memnun olduğuna tanık oldu…
Kıbrıslı Türk federalistler Holguin’in karşısına geçip, aynı Ersin Tatar gibi, ticaret yapamıyoruz diyerek doğrudan uçuş ve izolasyonların kaldırılmasını talep ettiğinde karşısındakilerin sahtekarlığını anlayacak kadar görmüş geçirmiş bir diplomattır Holguin.
“Neden ben her toplantıda aynı yüzleri görüyorum” diye sitem ettiği federalist çevreler tarafından “barış ve çözüm için” tek bir eylem yapılmadığına tanık oldu…
Barış isteyen eylem yapmaz mı?
Ne diyor mektubunda Holguin:
-“Tüm Kıbrıslılardan, liderlerini daha iyi ve güvenli bir gelecek için çalışmaya teşvik etmelerini ve onlara baskı yapmalarını istiyorum”…
Holguin, Tatar ile girdisi çıktısı 13 dakika görüştükten sonra “sivil toplum”dan refleks bekledi. Boşuna bekledi, çünkü “toplum”un olmadığı yerde “sivil toplum” da olmaz!
Nicelik ve nitelik anlamında toplum olma özelliğini yitirmiş olan Kıbrıslı Türklerin herhangi bir temsilcisi ile görüşmedi Holguin. Çünkü toplum yoksa temsilcisi de yoktur…
Holguin ile 13 dakikalık görüşmeden sonra “Egemen eşitlik ve eşit uluslararası statü teyit edilmeden resmi müzakere sürecine girmeyeceğiz” diyen Tatar’ın Ankara’nın papağanı olduğunu bilmediğini mi zannediyorsunuz?
Peki, Holguin ile görüşüp “ticaret yapamıyoruz ve çocuklarımız spor yapamıyor” diyen, “doğrudan uçuş ve izolasyonların kaldırılması”nı talep eden Kıbrıslı Türk federalistler kimin papağanıdır?
Peki, Holguin’den karma evlilik çocuklarına pasaport talep edenler kimin papağanıdır?
50 senelik Türk işgali oldu size ticaret, spor ve pasaport meselesi…
Holguin ile üç kere görüşen Kıbrıslı Rum federalist arkadaşımın da işgalden şikayeti yoktur…
“Çocuklarımız spor yapamıyor” diyerek dolaylı tanınma talep eden Kıbrıslı Türk federalistlerin de işgalden şikayeti yoktur…
Kendi özgürlüğünüzü talep etmediğiniz ve özgürlüğünüz için mücadele etmediğiniz sürece hiçbir BM diplomatı sizi kurtaramaz!
Herkesin keyfinin yerinde olduğunu gören Holguin’in yapabileceği en güzel pislik herkesin keyfini kaçırmaktır…
Ama Holguin nabza göre şerbet verecek, kimsenin keyfini de kaçırmayacak, çünkü o devrimci değil, diplomattır!
Holguin’in mektubunun en güzel tarafı etnik kökenlere hiç vurgu yapmadan Kıbrıslılara sadece Kıbrıslı olarak hitap etmesidir.
Holguin’i böyle hatırlayacağım: “Yurttaş” Simon Bolivar’ın ülkesinden gelip bize “Kıbrıslı” diyen kadın…
Bu bile keyfinizi kaçırmaya, sizi huzursuz etmeye yeter!
(11 Temmuz 2024 tarihinde Avrupa gazetesinde yayınlanmıştır)