Kayıp ve Mahsur Kişiler İnsani İşler Başkanı Anna Aristoteles, hükûmetin, elli yıl önce Türk işgalinde kaybolan kişilerin kaderini belirlemek için çabalarını sürdürdüğünü bildirdi.
1974’teki Türk işgali sırasında kaybolan Hatzoula Michael’in Zygi’deki Apostle Varnavas Kilisesi’nde Pazar günü düzenlenen cenaze töreninde konuşan Aristoteles, Michael Hatzoula’nın 1974 Türk işgalinin bir diğer kurbanı olduğunu, kalıntılarının 2022 sonu, 2023 başında Gypsum’daki bir kuyuda bulunduğunu ve 25 Haziran 2024’te teşhis edildiğini söyledi.
“Yarım asır sonra, Türk işgalinin yaraları hâlâ açık. Bütün nesiller Türk işgalinin yıkımı ve bu tarifsiz trajedinin travmalarıyla büyümektedir” şeklinde konuşan Anna Aristoteles, Michael Hatzoula’nın hikâyesinin ve trajik sonunun, Türk istilâsının ve devam eden işgalin başka bir yönünü vurguladığına dikkat çekti.
Devletin, tüm kayıp kişilerin kaderi belirlenene ve geri dönüş gününe kadar çalışmaya devam edeceğine, Michael ve Milia’nın geri kalan kayıp ve şehitlerinin anma töreninin kiliselerde yapılacağına söz veren Aristoteles konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Bu çabadaki en büyük müttefikimiz, kayıp kişilerimizin kaderini açıklığa kavuşturma isteğimizdir. Asıl engel, o zamanki gibi aynı insanlık dışı tutumlarla, tamamen insani bir meseleye göz yummaya devam eden Türk uzlaşmazlığıdır.”
“Cumhurbaşkanı Nikos Christodoulides kayıp kişiler sorununu en yüksek öncelikler arasına koymuştur.
“Kayıp kişilerimizin kaderini belirlemek için yorulmadan, sistematik ve sorumlu bir şekilde çalışıyoruz ve bu yönde daha önemli adımlar atılmasına olanak sağlayacak ek bilgiler topluyoruz.”
Aristoteles konuşmasının ardından Cumhurbaşkanı adına Hatzoula’nın mezarına çelenk koydu.
Kayıp ve Mahsur Kişiler İnsani İşler Başkanı Anna Aristoteles, cuma günü Türk işgali altında bulunan Karpaz’aki Kutsal Haç Kilisesi’nde bir ayine katıldı.
Burada konuşan Anna Aristoteles, Cumhurbaşkanı Nikos Christodoulides’in, mahsur kişileri ve evlerine yeniden yerleştirilenleri desteklediğini, okulların faaliyete geçirilmesi, eğitim, kontrol noktalarından geçişlerin sağlanması, Yeniden Yerleşim Planı’nın değiştirilmesi, eğitim programlarının düzenlenmesi, günlük sorunların çözülmesi gibi yaşam koşullarını iyileştirme amacıyla prosedürlerin çoktan başlatıldığını belirtti.
Göreve geldiği günden bu yana mahsur kişilerle kurulan iletişimin, onların her endişesini dinleyerek yaşam koşullarını iyileştirme çabalarını ve eylemlerini sürdürmek için devam edeceğini bildirdi. (KHA)