Cumhurbaşkanı Nikos Christodoulides, Lefkoşa’da düzenlenen Cyprus Forum 2024 açılış töreninde yaptığı konuşmada, Kıbrıs’ın, insan haklarının tam ve eşit şekilde uygulanmasını sağlamak için Birleşmiş Milletler’in tüm üye ülkeleriyle iş birliğine olan kararlılığına dikkat çekti. Cumhurbaşkanı bu hedefin 2030 Gündeminin genel amaçlarıyla da örtüştüğüne dikkat çekti.
Christodoulides, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin 2025-2027 dönemi için Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konseyi’ne ilk adaylığını açıkladığını ve seçimlerin birkaç gün içinde gerçekleşeceğini kaydetti. Bu adımın, daha geniş çok taraflı eylem için Kıbrıs’ın hazır olduğunu gösterdiğini ifade etti.
Forumun “BM’nin 2030 Gündemi Hedefleri- 16. Hedef: Barış, Adalet ve Güçlü Kurumlar” temasıyla gerçekleştiği etkinlikte, Cumhurbaşkanı Christodoulides bu hedeflere ulaşmak için iş birliğinin gerekliliğini vurguladı. Konuşmasında özellikle barış konusuna odaklanılması gerektiğini belirtti.
Genel Sekreter’in Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri raporunda, 2022 sonuna kadar çatışmalar sırasında sivil ölümlerde %50’nin üzerinde bir artış ve dünya genelinde 108 milyon insanın şiddet kullanılarak yerinden edilmesi gibi verilerin kaydedildiğini ifade eden Cumhurbaşkanı, ne yazık ki bu rakamların artış gösterdiğini belirtti.
“Bugün insanlığın Soğuk Savaş döneminden bu yana karşılaştığı en yüksek sayıda çatışma ile karşı karşıyayız” diyen Cumhurbaşkanı Christodoulides, konuşmasında Kıbrıs meselesinden ziyade “bölgemize” odaklanacağını sözlerine ekledi.
Ekim 2023 sonrası Orta Doğu’daki durumun barışın ne kadar kırılgan olduğunu ve bir çatışmanın krizlerin diğer bölgelere yayılma etkisini ortaya koyduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Christodoulides ayrıca, “dondurulmuş çatışma” olgusunun söz konusu olmadığını belirtti.
“Biz bunu çok iyi biliyoruz; Kıbrıs örneğinde olduğu gibi, barış ve istikrarın hüküm sürmesi tek yönlü bir yoldur çünkü mevcut durum ne sürdürülebilir ne de statik olup ciddî tehlikeleri beraberinde getirmektedir” diye Cumhurbaşkanı, savaşın ve mülteciliğin ne anlama geldiğini çok iyi bildiklerini belirterek, “Kıbrıs Cumhuriyeti olarak her zaman imkânlarımız dâhilinde, tarafsız kalmamayı tercih ettik” dedi. Cumhurbaşkanı, Ekim 2023’te Paris’te Fransız Cumhurbaşkanı tarafından düzenlenen konferansta sunduğu Kıbrıs’tan Gazze’ye uzanan insanî deniz koridoru girişimini tanıttı.
Cumhurbaşkanı Christodoulides, “İlk tepkiler, daha çok içerde ve dışarda daha az olmak üzere, bizi hafife almış gibi görünse de Amalthea girişimini hayata geçirdik ve insanî yardım sağlayan deniz koridorunu devreye soktuk. Gazze’nin masum vatandaşlarına yardım etme konusundaki etik sorumluluğumuz çerçevesinde, tüm komşu ülkelerle mükemmel ilişkilerimizi sürdüren ve bölgedeki Avrupa Birliği’nin temsilcisi olan bir devlet olarak hareket ettik” şeklinde konuştu.
New York’ta gerçekleştirdiği görüşmelerden bahseden Cumhurbaşkanı, “Herkesin Kıbrıs Cumhuriyeti’nin girişimini takdir ederek tartışmalarımıza başladığını görmek beni gururlandırdı ve bu girişimin insani bir krizin çözümünde oynadığı rolü vurguladı” dedi.
Cumhurbaşkanı, “Ülkemiz, sorunlara, işgale, topraklarımızda yabancı askerlerin varlığına ve günlük zorluklara rağmen, insani yardım sağlama, vatandaşların tahliyesi ve temaslarımız aracılığıyla barış ve istikrarın teşviki gibi aktif ve çoğu zaman vazgeçilmez bir rol oynayabiliyor” ifadelerini ekledi.
Kıbrıs Cumhuriyeti’nin, geçen gün Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda da belirttiği üzere, “bu birbirine bağlı dünyada, çok taraflılık ve kolektivite zorunlu olup, herkesin, diğerlerinden daha çok veya daha az da olsa, önemli bir rol oynaması gerekiyor” diyen Cumhurbaşkanı devamla, “Bu yüzden Kıbrıs, her zaman imkânları dâhilinde, hükûmetler, uluslararası örgütler, sivil toplum ve özel sektör arasında iş birliğini teşvik etmek için ortaklarıyla birlikte çalışıyor.”
“Küçük ölçeğimize karşın, kararlılığımız, Birleşmiş Milletler’in tüm üyeleriyle iş birliği yaparak insan haklarının tam ve eşit şekilde gerçekleştirilmesini sağlamak için güçlü kalmaya devam ediyor. Bu, 2030 Ajandası’nın genel hedeflerini de kapsıyor” dedi.
Christodoulides, “Bu çerçevede ve daha kapsamlı çok taraflı eyleme hazır olduğumuzu göstermek adına, 2025-2027 dönemi için Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konseyi’ne ilk adaylığımızı açıkladık ve seçimler birkaç gün içinde gerçekleşecek” şeklinde konuştu.
Hitabında Cumhurbaşkanı, 2030 Ajandası’nı ve henüz tam olarak gerçekleştirilemeyen hedefleri ayrıntılı olarak ele aldı. Uluslararası toplum olarak mevcut hızda devam edersek, Ajanda 2030’un hedeflerine ulaşıp ulaşamayacağımıza dair şüphelerini dile getirdi.
New York’ta bulunduğu süre zarfında, gelenekçilerinin yaptığı birçok konuşmayı dinlediğini ve bunların çoğunun karşı karşıya olduğumuz ciddi zorluklardan ve Ajanda hedeflerine ulaşmak için daha fazlasını yapma, daha hızlı hareket etme gerekliliğinden bahsettiğini ifade etti.
“Dürüst olmalıyız. Hedefler, daha önce belirttiğim gibi, 2015 yılında kararlaştırıldı. Şu anda 2024’teyiz. Yani hedeflerin gerçekleştirilmesi için belirlenen takvimin bitimine sadece altı yıl kaldı ve aslında önceliklendirdiğimiz hedeflere ulaşmak için çok uzaktayız,” diye konuşan Cumhurbaşkanı ayrıca, geçen yıl yayımlanan raporunda Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri’nin, “Hedeflerin yarısından fazlasında kaydedilen ilerleme sınırlı ve yetersiz” olarak vurguladığını hatırlatarak “Basitçe söylemek gerekirse, yeterince çaba sarf etmedik ve yapmamız gerekenleri yapmaya devam etmiyoruz” diye ekledi.
Cumhurbaşkanı Christodoulides, “Uluslararası toplum olarak bu hız ve şekilde devam edersek, temel siyasî irade ve hedeflerin uygulanmasını kontrol eden, zorlayan sıkı mekanizmalar olmadan, şahsen 2030 Gündemi’nin hedeflerine ulaşmanın mümkün olup olmayacağı konusunda ciddi şüphelerim var,” dedi.
Cumhurbaşkanı Christodoulides, izleme mekanizmalarının eksikliği, uluslararası düzeyde iş birliği isteksizliği, devletler arasındaki ekonomik ve diğer rekabetler gibi birçok sorunun söz konusu olduğunu kaydederek “Bu konuda özel bir konferansa da ihtiyacımız olabilir” diye ekledi.
“Ancak bu fenomenin, yani hedeflerin uygulanmasındaki ciddî gecikmelerin ve bazı konularda daha da kötü olanların temel nedeni basit: İnsanlar olarak, toplumlar olarak, ülkeler olarak, bir krizin veya bir sorunun etkilerinin uzak bir şey olduğunu ve bizi doğrudan ilgilendirmediğini düşünme eğilimindeyiz.”
Bu yaklaşımın “tamamen yanlış” ve “politik olarak sorumsuz ve kısa görüşlü” olduğunu belirten Christodoulides, “2030 Gündemi Hedeflerine uyulmamasının birçok etkisi zaten burada ve sonuçlarını yaşıyoruz,” dedi.
“Zaten etkilerini yaşıyoruz, bu etkiler kendi ülkemizi de etkiliyor. Daha fazla orman yangını, daha şiddetli kuraklık, sıcaklık artışının daha fazla olması. Tüm bunlar zincirleme etkiler yaratıyor, sağlık, turizm, ekonomi gibi diğer alanlarda baskılar ve zorluklar oluşturuyor.”
“Bu nedenle kesin olan bir şey var: Hedeflerin uygulanmasına yönelik eylemsizlik, zincirleme ve çok katmanlı etkiler yaratıyor ve bunlar sınır tanımıyor, sonuçta her ülkeyi ve hepimizi bir şekilde etkiliyor.”
Ayrıca, “Avrupa’daki en büyük zorluklardan biri olan göç” konusuna da değinen Cumhurbaşkanı Christodoulides, artan akışların nedenlerinden birinin iklim değişikliğinin etkileri olduğunu kaydederek bunun tek neden olmadığını, ancak temel bir neden olduğunu belirtti.
“Çevrenin korunmasıyla paralel ekonomik büyüme sağlanıp sağlanamayacağı” konusunda kritik bir ikilem olduğunu ve bu durumun gerekli siyasi iradenin ortaya çıkmasını engellediğini ifade eden Cumhurbaşkanı “Bu, giderek daha sık gündeme gelen bir soru. Kişisel olarak bunun mümkün olduğunu düşünüyorum, eğer hepimiz gerekli siyasi iradeyi gösterir ve kolektif düzeyde gerçekçi bir yaklaşım izlersek” diye ekledi.
KHA Cyprus Forum’un iletişim sponsorudur. (KHA)