
Kıbrıs, 2024 yılında göçmen ayrılışlarının gelişlere oranında Avrupa Birliği (AB) üye ülkeleri arasında %179’luk bir oranla ilk sırada yer aldı. Ülkeden ayrılanların mutlak sayısı aynı yıl 10.941 kişi olarak kaydedildi.
Bu bilgi, İçişleri Bakanı Konstantinos Ioannou’nun Göç ve Uluslararası Koruma Müsteşarı Nicholas Ioannides ile düzenlediği ortak basın toplantısında paylaşıldı.
Ioannou ve Ioannides, hükûmetin göç sorununu yönetme stratejisini sunarak, alınan ve kademeli olarak Kıbrıs’ın göç konusundaki olumsuz imajını tersine çeviren önlemleri analiz ettiler.
Bununla birlikte, göçün uluslararası, özellikle de dışsal koşullardan etkilenen çok karmaşık bir sorun olduğu göz önüne alındığında, rehavete yer olmadığını belirttiler.
Basın toplantısında konuşan Ioannou, başlangıçta Kıbrıs’ın ve Doğu Akdeniz’deki diğer AB ülkelerinin, orantısız bir şekilde büyük yasa dışı göçmen akışı nedeniyle maruz kaldığı baskılara değindi.
Bakan, 2022’de kaydedilen rekor sayıdaki 21.565 iltica başvurusuna ve aynı yıl ülkeye gelen 17.280 kişiye dikkat çekerek, bunların %95’inin Yeşil Hat üzerinden Sahra Altı Afrika ülkelerinden Kıbrıs Cumhuriyeti’nin etkin kontrolü altındaki bölgelere giriş yaptığını belirtti.
Ioannou, aynı zamanda “Pournara” Merkezinde kalanların sayısının 3.000’i aştığını ve o zamanki kapasitesinin üç katı olduğunu vurguladı.
Bu verilerin, hükûmetin bütüncül müdahalesini zorunlu kıldığını ve en başından itibaren soruna tüm seviyelerde yaklaşan dört temel sütuna ve düzinelerce bireysel eyleme dayanan yeni bir strateji benimsendiğini ekleyen Ioannou, “Alınan önlemler, gelişlerin azaltılmasına, başvuruların incelenme süreçlerinin hızlandırılmasına, altyapının iyileştirilmesine ve geri dönüş sayısının artırılmasına odaklandı” vurgusunda bulundu.
İçişleri Bakanı daha sonra uygulanan önlemleri sıralayarak, Avrupa Komisyonu ile iş birliği içinde, İstanbul Havalimanı aracılığıyla Kıbrıs’a ulaşanların kontrol derecesini iyileştirmek için Türkiye’ye diplomatik yollarla yapılan girişimlere ve Sahra Altı Afrika ülkelerinde yasa dışı göçmenlerle ilgili adadaki gerçekler hakkında yürütülen bilgilendirme kampanyasına dikkat çekti.
Ayrıca, yasa dışı göçmenlerin tespiti için işyerlerinde ve toplumda yapılan kontrollerin yoğunlaştırılmasından ve başvuruları kesin olarak reddedilen kişilerin yardımlarının kesintiye uğratılmasından bahsetti.
Ioannou, aynı zamanda iltica başvurularının incelenme süresini kısaltmayı hedefleyerek, İltica Dairesinin ek personel ile güçlendirildiğini ve bunun sonucunda başvuruların incelenme süresinin 12 ila 24 aydan bir ila üç aya indirilmesini ve bekleyen önemli sayıda başvurunun işleme alınmasını sağladığını belirtti.
Geri dönüşler alanında Ioannou, gönüllü geri dönüş programının revize edilmesine ve bu programa 1.000 ila 1.500 avro arasında değişen bir malî teşvikin dâhil edilmesine değindi.
Hükûmetin eylemlerinin bir sonucu olarak, 2023 ve 2024’te ülkeyi terk edenlerin sayısının 2022’ye kıyasla katlanarak arttığını vurguladı. Ioannou, “Kıbrıs’ta göçmenlik tarihinde ilk kez gelenlerden daha fazla insan gidiyor. Özellikle geri dönüşler konusunda bu eylemlerimiz için Avrupa Birliği yetkililerinden de takdir almış olmaktan dolayı çok mutluyum. Komiser (Ylva) Johansson konuşmalarında Kıbrıs’ı örnek gösterirken, Avrupa Komisyonu Başkan Yardımcısı da Kıbrıs’ı geri dönüşlerde şampiyon olarak nitelendirdi” dedi.
Ioannou daha sonra, alınan tüm önlemlerin göç konusundaki olumsuz imajı tersine çevirmesiyle sonuçlandığını vurguladı ve bu konuda somut veriler sunarak şunları ekledi: “2022 ile 2024 arasında sığınmacı sayısını %69 azaltarak ilk hedefimize ulaştık. Özellikle Afrikalı başvuru sahiplerindeki azalma, 2022’ye kıyasla %85’i aştı ve özellikle komşumuzdaki jeopolitik gelişmelerin ardından kaydedilen Suriyeli vatandaşların deniz yoluyla artan gelişleri, başvuruların incelenmesinin askıya alınması kararıyla etkili bir şekilde ele alındı ve mayıs ayından itibaren deniz yolları üzerinden gelişler sıfırlandı.”
Ioannou, daha düşük gelişlerin, kabul sisteminin daha iyi yönetilmesine katkıda bulunduğunu ve iltica başvurularının incelenme süresinin üç aya, hatta belirli başvuru kategorileri için bir aya düşürülmesine yardımcı olduğunu açıkladı.
Bakan, hükûmetin durumu kontrol altında tutma hedefine bağlılığını yineleyerek, “Bölgemizdeki değişken durum göz önüne alındığında, göç konusunda rehavete veya kutlamalara yer yok” dedi.
Ardından söz alan Göç ve Uluslararası Koruma Müsteşarı Ioannides, Nikos Christodoulides Hükûmetinin göç politikasını öncelikle Kıbrıs Cumhuriyeti’nin yasal olarak ikamet eden vatandaşlarının güvenlik duygusunu önemli ölçüde güçlendirmeyi amaçlayan bütüncül, kararlı ve sorumlu olarak nitelendirdi.
Ioannides daha sonra resmî verileri paylaşarak, 2024 yılı içinde 8.213 üçüncü ülke vatandaşının gönüllü geri dönüş programı aracılığıyla ülkelerine geri gönderildiğini, 2022’de bu programdan 4.636 kişinin yararlandığını söyledi.
Müsteşar, “hükûmetimizin göreve başlamasından 31 Aralık 2024’e kadar toplam 18.055 üçüncü ülke vatandaşı Kıbrıs Cumhuriyeti’nden ayrıldı” bilgisini paylaşarak bunlara FRONTEX’in EURP (Avrupa Yeniden Entegrasyon Programı) programı aracılığıyla ayrılan 977 vatandaşın ve kendi imkânlarıyla ayrılan 2.348 vatandaşın dâhil olduğunu ekledi.
Yeniden yerleştirme sayısına gelince, Muhaceret Dairesine göre 2.517 kişinin diğer Avrupa Birliği üye ülkelerine yeniden yerleştirilmiş durumda.
Ioannides daha sonra 2024 yılında sınır dışı etmeler, gönüllü geri dönüşler ve yeniden yerleştirmeler dâhil olmak üzere toplam ayrılışların 10.941 kişi olduğunu belirtti.
Müsteşar, “hükûmetin aldığı önlemler nedeniyle yasa dışı gelişlerdeki önemli azalma ve yeni iltica başvurularındaki sınırlamalarla birlikte, Kıbrıs Cumhuriyeti ayrılışların gelişlere oranında %179 ile AB üye devletleri arasında ilk sırada yer almaktadır” diye vurguladı.
Ardından Ioannides, Suriye rejiminin düşüşünden sonra Suriyeli mültecilerin durumuna değinerek, uluslararası koruma başvurusunu geri çekmek veya sahip oldukları mülteci ve/veya ikincil koruma statüsünü iptal etmek isteyen Suriyeli vatandaşlardan büyük bir ilgi olduğunu söyledi.
“9 Aralık 2024’ten itibaren Suriyelilerden günde ortalama 40 başvuru alıyoruz. Özellikle 9 Aralık 2024’ten 31 Ocak 2025’e kadar 1.367 Suriye vatandaşı ülkelerine geri dönme niyetlerini ve arzularını dile getirdiler. Bu nedenle, 944’ü uluslararası koruma verilmesi için yaptıkları başvuruları geri çektiler, 11’i mülteci statüsünden feragat ettiler ve 412’si kendilerine verilen ek koruma statüsünü iptal ettiler. Bunlardan 755’i Kıbrıs’tan ayrıldı.”
Müsteşar Ioannides, Suriye’de istikrarın sağlanmasıyla birlikte ülkesine dönmek isteyenlerin sayısında artış beklediklerini ifade ederek, bu doğrultuda Göç Bakanlığı bünyesinde, gönüllü geri dönüş programı kapsamında Suriyelilere destek olmak amacıyla özel ekipler oluşturduklarını belirtti.
Ioannides, Suriye’deki durum netleşene ve istikrar sağlanana dek zorunlu geri dönüşlerin mümkün olmadığını, bu konuda AB düzeyinde bir karar alınmasının beklendiğini belirtti.
Müsteşar, hükûmetin göreve geldiği günden bu yana aldığı önlemlerin etkisini, 2024 yılında “Pournara” kabul merkezine yapılan yeni başvurulardaki belirgin düşüşte de gözlemlediklerini dile getirdi. Merkezde kalanların sayısının 2022’de 3.145 kişiyle zirve yaparken, 2024’te bu sayının 274’e gerileyerek %90 oranında azaldığını, 31 Aralık 2024 itibarıyla ise merkezde 359 kişinin bulunduğunu ifade etti.
İçişleri Bakanı Ioannou ise, göçmenlerin kabul ve barınma koşullarını iyileştirmek amacıyla yapılan altyapı çalışmalarına dikkat çekerek, “Pournara” Kabul Merkezi ve Kofinou’daki Uluslararası Koruma Başvuru Sahipleri Kabul ve Barınma Merkezi’ndeki iyileştirmelerden bahsetti. Ayrıca, yaklaşık 1.000 kişiyi barındırma kapasitesine sahip bir Geri Gönderme Merkezi’nin kurulmasının önemini vurguladı.
Bakan Ioannou, sınır dışı edilme ya da gönüllü olarak ülkelerine dönmek isteyenlerin tutulabileceği bir alanın olmamasının, geri dönüşleri artırma hedeflerini tam olarak gerçekleştirmelerini engellediğini söyledi. Geri Gönderme Merkezi’nin tamamlanmasıyla, yetkili makamların Kıbrıs’ın bu alandaki başarılı uygulamalarını daha da geliştirmek için ellerinde daha fazla araç olacağını sözlerine ekledi.
Ioannides, mevcut sayılardaki düşüşün tek başına bir başarı olarak görülmemesi gerektiğine dikkat çekerek, asıl hedeflerinin, uluslararası korumaya gerçekten ihtiyaç duyanlara hizmet verebilecek, sürdürülebilir ve işlevsel bir iltica sistemi inşa etmek olduğunu vurguladı. (KHA)