
Aziz Şah – Tayyip Erdoğan’ın talimatı ile Türkiyeli yerleşimcilerin 22 Ocak 2018’de gerçekleştirdiği linçin ikinci perdesindeyiz.
Türk işgal rejiminin okullarda türbanı serbest bırakmak için yaptığı dayatma 22 Ocak’ın devamıdır…
O gün linçi perde aralığından izleyenler bugün daha da şaşkın!
22 Ocak saldırısı bir Sivas Madımak provasıydı.
22 Ocak’ın “prova” olmasına neden olan tek bir faktör vardı: Kıbrıslı Türk toplumunun son polis komutanı Ali Savaş Altan’ın onurlu duruşu.
Ali Komutan’a ben “son komutan” derim. O’ndan sonra Türk işgal rejiminin vereceği emirleri reddederek Kıbrıslıların çıkarlarını savunacak bir komutan çıkmaz.
22 Ocak’tan sonra zaten bir “Kıbrıslı Türk toplumu” kalmadı. Afrika gazetesinin camları gibi tuzla buz oldu…
22 Ocak 2018 linçi basbayağı bir Sivas Madımak Katliamı da olabilirdi.
1993’te Madımak’ta olmayan oldu Lefkoşa’da: Tek bir polis komutanı ve emrindeki memurlar “kan akacaksa akacak, saldırganlara müdahale edilmeyecek” emrini dinlemediler. Ali Komutan kumpas ile hapse sokuldu, memurlar sürgün edildi…
Geçti üstünden 6 sene!
Kıbrıs’ta Türk ordusunun işgali altındaki topraklarda “TC Büyükelçiliği” denilen sömürge valiliği ve AKP Temsilciliği eli ile Türkiyeli yerleşimciler üzerinden okullarda bir türban provokasyonu başlatıldı.
22 Ocak bir Elçilik-AKP-asker organizasyonuydu.
Bugün de Elçiliğin siyah vitoları ve AKP Temsilciliği sahnede…
22 Ocak’ta bir gün içinde oldu her şey. Şimdi ise haftalardır okullarda gerginlik var. Türkiye’de troll ordusu ve yandaş medya seferber oldu…
21 Ocak 2018’de Tayyip Erdoğan Bursa mitinginde,
-“KKTC’de bir pespaye gazete ahlaksızca bugün bir başlık atmış. Ben KKTC’deki kardeşlerimi de burada tavır almaya davet ediyorum… Ben KKTC’li kardeşlerime özellikle böyle bir duruşu sergilemek suretiyle KKTC’de gereken cevabı onlara vermeleri lazım” diyerek Avrupa-Afrika gazetesini hedef gösterdi.
24 saat geçmeden otobüslerle gazetenin önüne taşınan yerleşimciler taşlarla Avrupa-Afrika gazetesinin camlarını tuzla buz etti.
Bugün durum çok daha vahim! Trikomo’da Bekirpaşa Lisesi’nde yerleşimciler provokasyon yaptı, İrsen Küçük Ortaokulu’nda ise her gün gerginlik var…
Her okulda bir öğrenciye bakar provokasyon. 22 Ocak linçini örgütleyen yerleşimci dernekleri bile henüz ortaya çıkmadı…
İşgal rejimi Kıbrıslıların sinirleri ile bir anda oynamak istemiyor. Alıştıra alıştıra…
50 senedir yaptığı gibi: Acı eşiğini, tahammül eşiğini, umursamazlığı yükselterek ilerliyor.
Ancak Kıbrıslılar bu meselenin öznesi değil “süs bitkisi”dir!
Bu konunun öznesi Türkiyeli yerleşimciler ve Siyasal İslamcılardır.
AKİT kafasıdır özne!
Türkiye’de İslamcıların radarı bu konunun üstündedir. Dünkü yazımda sıraladım. Bütün İslamcı medyada çıktı konu. Tetikçi kalemler yazdı. Gerekli yerlere mesajı iletti…
AKİT ve AKŞAM’dan sonra Nur Cemaati’nin “Milli Gazete”si de manşete çekti…
Türkiye’den bir gazeteci dostum uyardı:
-“Belki Kıbrıs’ta farkında değilsiniz ama bütün troll hesaplar Selma Eylem’in ‘Go Home’ videosunu paylaşır, dikkatli olun” dedi.
Selma Eylem özellikle bir kadın olarak meydan okuduğu için Türkçü-İslamcı faşist gelenek daha da kudurdu…
Dün baktım, Selma Eylem’i hedef tahtasına koyanlar İzlem Gürçağ Altuğra’yı astı hedef tahtasına.
Senelerce işgal rejimine karşı mücadele etmiş saygıdeğer bir sendikacı öğretmen ile senelerce işgal rejimine hizmet etmiş bir UBP’li aynı medyanın ve troll hesapların hedefi!
Senelerce “herkese sıra gelecek” diye bu yüzden yazdık.
Çünkü işgalcinin gözünde ne idüğü belirsiz, kanı bozuk, güvenilmez Linobambagilerdir Kıbrıslılar.
2020 yılında Serdar Denktaş’ın verdiği röportajı hatırlıyorum Türkçe Independent’e. “Türkiye düşmanı olmadığı”nı anlatmaya çalışıyordu…
Yıl 2025!
Yerleşimcinin biri Serdar Denktaş’a,
-“Burası da bizim, Türkiye de bizim. Kabul etmiyorsanız, buyurun kapı açık cehennemin dibine kadar yolunuz var” diyor.
Türk yerleşimci sömürgeciliğine ve 1976’dan beridir Türkiyelilerin oy kullanarak Kıbrıslıların iradesini gasp etmesine karşı çıkan Raif Denktaş’ın aracını ezen kamyon boru basarak zafer turu atıyor.
Kamyonu KTOEÖS’ün ve öğretmenlerin üzerine sürüyor 22 Ocak rejimi…
Türkiye’den gazeteci dostumun uyardığı gibi “dikkatli olsun” direnen son sendika!