İslamcı yobazlardan Atatürkçü yobazlara: KIBRIS’I KIBRISLILARA BIRAKIN!

Aziz Şah – Bir yandan AKİT’ten Yenişafak’a uzanan İslamcı yobazlar saldırıyor Kıbrıs’a ve Kıbrıslılara…

Diğer yandan TELE1’den Cumhuriyet’e uzanan Atatürkçü yobazlar saldırıyor Kıbrıs’a ve Kıbrıslılara…

Bu kadar örtüşme olur: İşte, Türk-İslam sentezinin birliği!

1950’den itibaren “Komünizmle Mücadele Dernekleri” çatısı altında örgütlenen Siyasal İslamcılık ile “Kinimiz dinimizdir” diyen Türkçü faşist hareket kaynaştı; 12 Eylül 1980 darbesi ile en saf halini alan “Türk-İslam sentezi”ne ulaştı.

1958’den sonra Özel Harp Dairesi’nin sopasıyla ve 1974 sonrasında Türk işgali altında Kıbrıs’ta yürütülen toplum mühendisliğinin çerçevesi de “Türk-İslam sentezi”dir.

İşte manzara: Ankara, türban dayatması ile saldırıyor Kıbrıslılara…

Trajikomik bir manzara: Kıbrıslılar Atatürk’e sarılıyor Türkiye’den korunmak için!

Şimdi de Atatürkçüler kudurmuş: Türk Devletleri Teşkilatı’nın üyeleri Kıbrıs Cumhuriyeti’ne Büyükelçi atadı diye!

Tayyip Erdoğan’a ve istibdad rejiminin Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’a saldırıyorlar. Beceriksizlikle suçluyorlar…

Özbekistan, Türkmenistan ve Kazakistan’ın Kıbrıs Cumhuriyeti’nde büyükelçilik açması çok mu ağrınıza gitti?

Türk Devletleri Teşkilatı’nın Pantürkçü vizyonu ile KKTC’yi mi tanıtacaktınız?

Panislamcılar da aynı şeyi söylüyordu zamanında: Onlar da İslam İşbirliği Teşkilatı’na sarıldılar “milli dava” için…

Kıbrıs’taki Türk işgaline destek bulmak için hem İslamcılığa sarıldılar hem de Türkçülüğe!

Haftalardır Türkiye’nin İslamcı yobazları ile uğraşıyoruz: Sendikacılarımız hedef gösteriliyor, troll hesaplardan ve yandaş medyadan üzerimize kin kusuyorlar…

Yetmedi!

Şimdi de Atatürkçüler Erdoğan ve Hakan Fidan ile kavga edecekler diye Kıbrıs üzerinden Türkçülük zortlatıyorlar!

Açtım televizyonu Merdan Yanardağ ve Emre Kongar, Türk Devletleri’nin Kıbrıs Cumhuriyeti’nde büyükelçilik açmasına çok bozulmuş…

Devletin adı Kıbrıs Cumhuriyeti!

Ama Merdan Yanardağ “Rum yönetimi”, “Rum Cumhuriyeti”, “Güney Rum Cumhuriyeti” dedikçe gülme tutuyor beni…

Kahkaha atıyorum!

Kalk İsmet Paşa, kalk!

Çocuklarının haline bak…

İsmet İnönü Başbakanlığında Türkiye Cumhuriyeti’nin 4 Mart 1964’te verdiği oyla alınan 186 No’lu BM kararıyla Kıbrıs Cumhuriyeti adamızın tek temsilcisi olarak kabul edildi.

Özbekistan, Türkmenistan ve Kazakistan ne yapacaktı yani?

Türkiye’nin verdiği oyla Kıbrıs’ın tek temsilcisi olan devlette Büyükelçilik açtı.

-KKTC’yi mi tanıyacaklardı, Bay Yanardağ?

-Ya da “Cumhuriyet” yazarı Mehmet Ali Güller çok mu şaşırdı?

Bu adamlar kütüphanemde kitapları olan ciddiye aldığım yazarlardır. Ta ki konu Kıbrıs’a gelene kadar…

Konu Kıbrıs ve Kıbrıslıların kendi kaderini tayin hakkı olduğunda yobazdırlar, şovenisttirler, yerleşimci sömürgeciliğinin temsilcisidirler!

Aklını mı kaçırdı Özbekistan, Türkmenistan ve Kazakistan!

Türkiye’nin hatırına BM kararlarına ve uluslararası hukuka karşı gelip KKTC’yi mi tanıyacaktı?

Sahi, Türkiye tanıyor mu KKTC’yi ki onlar da tanısın?

Türkiye’den buraya uçaklar iç-hat olarak gelir, yerleşimciler kimlikle gelir, bankalar uluslararası işlem yapacağında Türkiye bankalarının ‘alt’ında yapar…

Türk futbol takımları ise Türkiye’nin işgal ettiği Kıbrıs topraklarına gelemez…

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, Türkiye’nin işgal ettiği Kıbrıs topraklarına “Türkiye’nin alt yönetimi” diyor nazikçe!

AİHM çok naziktir…

Kıbrıs’ın işgal bölgesi Türkiye’nin bok çukurudur.

Susurluk’tan sonra kumarhaneleri Türkiye’de tasfiye edip Kıbrıs’taki işgal bölgesine taşıdılar. Kendi ülkeleri temizlenmiş oldu, pisliği her anlamda akıttılar Kıbrıs’a…

Sonra İslamcılar çıkıyor “Şu Kıbrıslılar çok ahlaksız, her yerde kumarhane var” diye nefret kusuyor.

Bay Yanardağ!

Buyur Kıbrıs’a gel…

Yarattığınız bok çukurunu gör!

Sokaklar kara para kusuyor; kumarhaneleriniz, sizin kumarhaneleriniz Bayım yuttu Kıbrıs’ı. Mafya gruplarınız parsel parsel paylaştı vatanımızı.

Kumarhane, sanal bet, insan kaçakçılığı, inşaat şirketleri, oto galeriler etrafında dönüyor kara para çarkınız!

Siz buna KKTC diyorsunuz…

Biz buna Türk işgal rejimi diyoruz!

Aklını mı kaçırdı Özbekistan, Türkmenistan ve Kazakistan da BM kararlarına ve uluslararası hukuka karşı “KKTC”yi tanıyacak!

“KKTC” Türkiye’nin işgal ettiği Kıbrıs Cumhuriyeti topraklarının üzerindeki kara para merkezidir.

1974’te işgal edip 200.000 Kıbrıslı Rumu evlerinden kovup mallarını gasp ettiler, sonra onların yerine savaş suçu yerleşimci nüfus taşıdılar. Taşıdıkları nüfusun oylarıyla seçim yapıp 50 senedir demokrasicilik oynuyorlar…

Türkiyeli yerleşimciler üzerinden türban provokasyonu örgütledi Ankara. Haftalardır AKİT, AKŞAM, Yenişafak, Milli Gazete, TVNET, Milliyet, NTV, Haber7, Ahaber, Sabah ve bilcümle yandaş medya ve troll hesaplar Kıbrıs’a saldırıyor…

Bir kelime duymadık bu konuda Atatürkçüler’den ve Türk solcularından!

Yetmedi, şimdi de TELE1’den Cumhuriyet’e Atatürkçüler saldırıyor Kıbrıs Cumhuriyeti’ne Büyükelçilik açtı diye Türk Devletleri…

Pantürkizm ile Panislamizmin birleştiği nokta: Kıbrıs’a ve Kıbrıslılara düşmanlık!

Yine de Mehmet Ali Güller çok güzel yazdı: “İslamcılık ve Türkçülükle dış politika olmaz”…

İslamcılığınız ve Türkçülüğünüzle, “Türk-İslam sentezi”nizle yok ettiniz Kıbrıs’ı…

Yeter be gavolem, Kıbrıs’ı Kıbrıslılara bırakın!

About the author