
Aziz Şah – Alman Başbakanı Friedrich Merz, “İsrail bizim Ortadoğu’daki PİS İŞLERİMİZİ yapıyor” dedi.
Bu lafı duyduğumda İrsen Küçük geldi aklıma…
İrsen Küçük, Türk işgal valisi olarak atanan Kaya Türkmen’e demişti ki:
-“Bütün PİS İŞLERİ biz yaptık, bize biraz nefes alanı verin”…
***
50 senedir vatanımız Türkiye’nin işgali altındadır. Yaklaşık 25 senedir sistematik olarak Türkiye’nin işgal ettiği topraklar inşaat şirketleri tarafından yağmalanıyor.
İnşaat şirketleri Türkiye’nin PİS İŞLERİ’ni yapıyor.
-Nedir bu PİS İŞLER?
İşgal edilmiş toprağa nüfus taşımak ve yerleşim birimi kurmak savaş suçudur: Yani, PİS İŞ’tir!
İşte bu PİS İŞ için inşaat şirketleri görevlendirildi.
İnşaat şirketleri Türkiye’nin silah zoruyla gasp ettiği arazilere yerleşim birimleri kurarak savaş suçu işliyor. Böylece Türkiye emlak ve inşaat şirketlerini kullanarak Kıbrıs’ın işgal bölgesinin demografik yapısını değiştiriyor.
Türkiye’nin Kıbrıs’taki en önemli PİS İŞLERİ bunlardır: Toprağın kolonizasyonu ve nüfus iskânı.
***
TC işgal valisi olarak atanan Kaya Türkmen’e İrsen Küçük boşuna “Bütün PİŞ İŞLERİ biz yaptık” demedi…
1975’te Kıbrıs’ın işgal bölgesine yerleşimci kolonizasyonunu TC Maliye Bakanı Ziya Müezzinoğlu ve TC Elçiliği-Yardım Heyeti başlattı. Vitrine “toplum lideri” olarak Denktaş’ı, “İskân ve Rehabilitasyondan Sorumlu Bakan” olarak Kotak’ı ve Türkiyeli yerleşimcilerin iskânından sorumlu “bakan müsteşarı” olarak Atun’u koydu.
Türkiye’nin savaş suçu olarak Kıbrıs’ın işgal bölgesine taşıdığı yerleşimci nüfus BM Genel Sekreteri Kurt Waldheim’ın gündemine taşındığında, Türkiye’nin savaş suçlarını savunma görevini “KTFD Dışişleri Bakanı” Vedat Çelik üstlendi.
Boşuna demedi İrsen Küçük “Bütün PİS İŞLERİ biz yaptık” diye…
Türkiye bugün istese “KKTC Cumhurbaşkanı” Türkiyeli bir yerleşimci olur, “başbakan” Türkiyeli bir yerleşimci olur, 50 milletvekili de Türkiyeli yerleşimci olur.
Brüksel’e, Strazburg’a, New York’a savaş suçu olarak Kıbrıs’ın işgal bölgesine taşıdığı Türkiyeli yerleşimcileri gönderebilir mi Türkiye?
“Kök Kıbrıslılar” görevlendirilir Türkiye’nin toprak gaspı ve nüfus kolonizasyonuna dayalı savaş suçlarını savunmak için.
Oğuzhan Hasipoğlu ve Armağan Candan daha geçenlerde 3-5 Haziran’da Strazburg’ta Türkiye’nin toprak gaspı suçunu savundu…
Türkiye’nin savaş suçlarını savunan bu “Kök Kıbrıslılar” kendi köklerini topraktan söküp kurumaya bırakıyorlar.
***
Dosyalanan binlerce toprak gaspı davasından sonra Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Türkiye’nin işlediği savaş suçlarına kapılarını kapattı.
Zorla yerinden edilen Kıbrıslı Rumlar da çareyi Kıbrıs Cumhuriyeti mahkemelerinde dava açmakta buldu. Bu yetkiyi Kıbrıs Cumhuriyeti mahkemelerine Orams Davası Kararı ile Avrupa Birliği Adalet Divanı verdi.
Zorla yerinden edilen Kıbrıslı Rumların şikayetiyle görülen topu topu 3 dava var Kıbrıs Cumhuriyeti mahkemesinde…
Gasp edilen topraklarla ilgili delil toplama yükünü bile 1974’te toprağından kovulan insanlara yükledi Cumhuriyet liderliği!
Kıbrıs Cumhuriyeti Devlet olarak görevini yapsaydı binlerce dava olması gerekirdi mahkemelerinde!
Sadece 3 dava var kaplumbağa hızıyla ilerleyen… Fakat 3 dava bile yetti Kıbrıs’ın işgal bölgesinde PİS İŞLERİ yapanları korkutmaya!
PİS İŞLERİ yapanların hazmedemedikleri bir gerçek var: Bu davalar ve tutuklamalar Türkiye’nin zerre umurunda değildir.
İrsen Küçük’ün dediği gibi,
-Bütün PİS İŞLERİ siz yaptınız, Türkiye değil!
***
Kıbrıs’ın işgal bölgesinde Türkiye’nin PİS İŞLERİni yapan inşaat şirketlerinde ve onlarla ilişkili çıkar gruplarında çok ciddi bir panik ve korku var.
Bu paniği ve korkuyu Arif Hasan Tahsin Vakfı’nın düzenlediği “Kıbrıs’ta mülkiyet sorununda gelinen durum” başlıklı toplantıda gözlemledim. Kimler yoktu ki o toplantıda?
-İTEM Yasası’nı yapan CTP’liler, ‘Rum malı yağmalamak KKTC hukukunda yasaldır’ diyen avukatlar, ‘tutuklanmamak için ne yapmam lazım’ diye soran emlakçılar, Avusturalyalı uyuşturucu çetesi Comanchero’nun lideri Buddle’a Girne’de mal satıp kara para aklayanlar, ‘Türkiye bu kadar tazminatı nasıl ödeyecek’ diye işgalcisinin gailesini çekenler, Taşınmaz Mal Komisyonu ile Rum mallarını Türkleştirelim diyenler…
Arif Hasan Tahsin Vakfı’nın toplantısında bir mutabakat vardı:
-Kıbrıslı Rumların açtığı davaları nasıl durdururuz?
Bu sorunun cevabını arıyor Türkiye adına PİS İŞLERİ yapanlar…
KTMMOB İnşaat Mühendisleri Odası da “Taşınmaz Mal Krizine Bilimsel Yaklaşım Çalıştayı” gerçekleştirmiş…
-Bilimsel temelde ganimetçilik nasıl yapılır?
-Silah zoruyla evlerinden kovulan Rumların mallarını yağmaladıktan sonra hukuktan nasıl paçayı kurtarırız?
-Rumların mallarını yağmalamaya nasıl devam ederiz?
-RUM MALI YAĞMALAMAMIZ ENGELLENEMEZ!
***
Alman Başbakanı “İsrail bizim Ortadoğu’daki PİS İŞLERİMİZİ yapıyor” dedi.
İrsen Küçük de, Türkiye adına “Bütün pis işleri biz yaptık” demişti…
Şimdi PİS İŞLERİ yapanlar panel, sempozyum, çalıştay düzenliyor:
-Türkiye adına yaptığımız PİS İŞLERden nasıl sıyrılırız?
Sıyrılamazsınız, çünkü PİS İŞLERİ sizin üstünüze kalsın diye size yaptırdı işgal rejimi!