Hangi nüfus politikası?

Aziz Şah – 24/02/2024

“Senelerdir aralıksız nüfus politikasından söz ediyoruz CTP olarak” diyor Tufan Erhürman…

2017’de Erhürman bir çağrı yapmıştı UBP’ye:

-“Kıbrıs’ın kuzeyinde 30 sene kalandan başlayarak 10 sene kalana kadar bütün herkesi vatandaş yapalım”…

UBP’yi az golifa dağıtıyor diye senelerce eleştirdi Erhürman…

Muhaceret yasasını değiştirerek Türkiyelileri CTP vatandaş yaptı diye övündü. Bir anda 54.000 kişiyi vatandaş yapınca, sosyal doku öyle bir değişti ki Kuran kursları ve imam hatip “açmak zorunda” kaldılar!

Sevgili Zeki Beşiktepeli ölümünden kısa bir süre önce şöyle yazar:

-“Cumhurbaşkanlığı, Meclis Başkanlığı, Başbakanlık, Bakanlar, tümü de CTP kontrolundayken Muhaceret Yasası’nın değişimini yapan ve her gelene ve kaçak olana o dönemde yaptıkları değişiklerle kapıları sonuna kadar açan ve kendi dönemlerinde, 2005-2008 döneminde 54.000 kişiye vatandaşlık veren bu zihniyetti”…

Senelerdir nüfus politikasından mı bahsediyorsunuz Bay Tufan?

Doğrudur, “30 sene kalandan 10 sene kalana bütün herkesi vatandaş yapalım” diyen Tufan Erhürman aleni bir şekilde nüfus politikası yapmaktadır.

Erkut Şahali şöyle der: “5 yıl yasal ikamet edenlerin yasal müracaat hakkı var”…

Tam olarak siz, CTP olarak senelerdir aralıksız hangi nüfus politikasından bahsediyorsunuz?

İşgal rejiminin “az vatandaş yaptığından” mı şikayetçisiniz?

“KKTC vatandaşlığı hakkı” diye bir şey yoktur.

“KKTC”, Kıbrıs Cumhuriyeti topraklarını işgal ederek Türkiye’nin oluşturduğu yerleşimci koloni idaresidir.

“KKTC vatandaşlığı” Türkiye’nin Kıbrıs topraklarını zapturapt altında tutmak için kullandığı Türkçü bir aparattır.

Bir devletin vatandaşı olmak o devletin anayasal olarak garantisi altında “temel insan haklarına sahip olmak”tır. “KKTC vatandaşlığı” ise Kıbrıslı Türklerin temel insan haklarını gasp etmek için kullanılan bir aparattır sadece.

“KKTC vatandaşlığı” ne işe yarar?

-Silah zoruyla evlerinden sürülen Rumların mallarını elde etmek ve oy kullanmak.

KKTC vatandaşlığı sağlık ve eğitim hakkına erişimde bir ayrıcalık sağlamaz.

TC vatandaşlığı ise Kıbrıs’ın işgal bölgesinde sağlık hakkına erişimde sizi ayrıcalıklı kılar:

Kıbrıslılar Nalbantoğlu’nda sıra beklerken farklı sosyal statülerdeki TC vatandaşları Suat Günsel’in özel hastanesini “TC Devlet Hastanesi” gibi kullanabilir.

Vatandaşlık/yurttaşlık insan haklarının garanti altına alınmasıdır.

“KKTC vatandaşlığı” ise Kıbrıslı Türk toplumunun Kıbrıs Cumhuriyeti’ndeki insan haklarının önünde barikattır. Öyle kimlik göstererek de geçemezsiniz o barikatı…

Kıbrıs Cumhuriyeti anayasasındaki insan haklarımıza erişebilmemiz için Türkiye’nin 50 senedir sürdürdüğü işgale son vermesi gerekir.

“KKTC vatandaşlığı” Kıbrıs Cumhuriyeti topraklarını Türkleştirmek için kullanılan bir aparattır.

Silah zoruyla evlerinden kovulan Kıbrıslı Rumların yerine Türkiye’den savaş suçu olarak iskân edilen Türkiyeli yerleşimciler 1934 İskân Kanunu çerçevesinde Kıbrıs’a yerleştirildi.

2 Mayıs 1975’te Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı’nın yayınladığı yönetmenlikte 21.06.1934 tarihli “İskân Kanunu”na atıfta bulunulur. 1934 Kanunu’nun amacı DİLDE, KANDA, KÜLTÜRDE BİRLİK’tir.

Bu sebepten yönetmenliğe göre Kıbrıs’a yerleştirilen “AİLELERİN TÜRK VATANDAŞI OLMASI VE ANADİLLERİNİN TÜRKÇE OLMASI” şartı var. Amaç Kıbrıs topraklarının Türkleştirilmesidir.

Siz KKTC vatandaşlığını “çok kültürlülük temeli”nde “insan haklarını anayasal zeminde koruyan” bir vatandaşlık mı zannediyorsunuz?

Rum malı gasp etmeye ve Kıbrıslı Türklerin siyasi iradesini rehin tutmaya yarar “KKTC vatandaşlığı”!

Kasım 2023’te “güvenlik soruşturması” adı altında Kürtlere KKTC vatandaşlığı verilmiyormuş diye şikayet etti Doğuş Derya, Karadenizli yerleşimci “içişleri bakanı” Dursun Oğuz’a!..

Silah zoruyla evlerinden kovulan Rumların yerine Türkiye’den taşınan yerleşimci bir Türk’e, “Kürtlere neden KKTC vatandaşlığı vermiyorsunuz?” diye soran vatansızlık hali!

Kürtlere “KKTC vatandaşlığı” verilmemesi “Ayrımcılık, ırkçılık”mış…

2023 Aralık’ında Asım Akansoy da “güvenlik soruşturması” ile Filipinlilere “KKTC vatandaşlığı” verilmemesi ayrımcılıktır dedi.

“KKTC vatandaşlığı” Kıbrıslıların iradesinin gasp edilmesidir. Yurt hakkımızın çalınmasıdır. “Güvenlik soruşturması” işgal ordusunun sorumluluğundadır. Irkçı mıdır asker?

“Senelerdir aralıksız nüfus politikasından söz ediyoruz” dedi Tufan Erhürman. Ama hangi nüfus politikasından?

(24 Şubat 2024 tarihinde Avrupa gazetesinde yayınlanmıştır)

About the author