Maraş açılımınız beytambal kalsın!

Aziz Şah – Türkiye’de İslamcı siyasetin 20 yılı açılımlarla geçti…

Suriye, Ermenistan, Kıbrıs açılımları…

Roman, Alevi, Kürt…

Yargı, ordu, eğitim…

Akdeniz ve Afrika açılımları…

Ve en nihayetinde “Maraş açılımı”…

Aça aça ilerledi İslamcılar, mevzi mevzi kuşattılar hayatı!

İlk Kıbrıs açılımı yaptılar…

Türkiye’nin önünde engel saydıkları Kıbrıs’ta Annan Planı sırasında “Bir adım önde olacağız”  ve “Çözümsüzlük çözüm değildir” dediler. Kıbrıslılar evet-hayır kapanına girdi. Bir tarafa hayır, diğer tarafa evet dedirttiler.

Tek bir asker çekmeden Kıbrıs belasından kurtuldular, Kıbrıs sorunu buzluğa kaldırıldı, kimse Türkiye’den işgalin hesabını sormadı…

Liberaller AKP’nin bu hamlesini çok sevdi. Tabular yıkılıyor diye heşa çektiler…

Sonra Ermenistan açılımı yaptılar…

Hedef Kafkaslara açılmaktı. Nabucco boru hattı Kafkas ve Ortadoğu gazını Türkiye üzerinden Avrupa’ya taşıyacaktı…

İnkar edilen Ermeni soykırımı ve Ermenistan-Azerbaycan arasındaki sorunlar boru hattına/Ermenistan açılımına engel çıkardı…

Türkiye Ermeni sorununda adım atacak, Ermenistan Karabağ’da adım atacak ve ortada buluşacaklardı. Azerbaycan’ın elinde de gaz silahı vardı…

Kars’a Türk-Ermeni dostluğunun sembolü bir heykel dikildi “insanlık anıtı” adında. Erdoğan beğenmedi heykeli, “ucube” deyip yıktırdı. Açılım anıtın altında kaldı…

Ermenistan açılımıyla Kafkaslarda Yeni Osmanlılar at koşturacaktı… Bu açılım ile Türkiye’nin iç kamuoyunda bütün liberalleri hizaya çekti AKP. “Bakın, Kemalistler Ermeni meselesini reddediyor ama İslamcılar yüzleşmeye hazır” dedi liberaller…

Liberaller İslam birliği hayali kuran Yeni Osmanlıcıların Ermeni soykırımı ile yüzleşeceği yanılgısına kapıldı…

Ermenistan açılımının altında da Nabucco boru hattı vardı. Kafkas/Azerbaycan doğalgazı Katar, Suudi Arabistan, Suriye gazları birleşip Türkiye üzerinden Avrupa’ya ulaşacaktı. Olmadı…

Kıbrıs’tan sonra bir kere daha liberaller AKP’nin bu hamlesini çok sevdi. Tabular yıkılıyor diye heşa çektiler…

Kürt açılımı ilan edildi…

“Demokratikleşme süreci” dediler! Devlet töreni ile İbrahim Tatlıses ve Şivan Perver’i Diyarbakır’da sahneye çıkardılar, Abdullah Öcalan’ın mektubunu okudular. Açılım savaşa dönüştü. Cezaevlerini on binlerce Kürt ile doldurdular. Çünkü ta başından itibaren amaç Kürt sorununu çözmek değil Musul-Kerkük petrollerine açılmaktı…

Kıbrıs ve Ermenistan açılımlarında olduğu gibi liberaller AKP’nin bu hamlesini de çok sevdi. Tabular yıkılıyor diye heşa çektiler…

Sonra Suriye açılımı yaptılar…

Erdoğan-Esad aileleri birlikte tatile çıktı. Türkiye-Suriye ortak bakanlar kurulu yapıldı. Türkiye-Suriye-Lübnan-Ürdün serbest ticaret anlaşması imzalandı. Erdoğan Esad’a Rusya’ya karşı Amerikan boru hattı Nabucco’yu önerdi. Kafkas ve Ortadoğu gazı Avrupa’ya akacaktı. Rusya’nın enerji ticareti ablukaya alınacaktı. Esad Rus ayısına ihanet etmem deyince “Suriye açılımı” birden “Suriye iç savaşı”na, sonrasında Suriye’nin emperyalistler ve onların cihatçıları tarafından işgaline dönüştü…

Ermeni-Kürt-Suriye açılımları doğrudan Nabucco boru hattının örtüsüydü…

Liberaller AKP’nin “Suriye açılımı”nı da çok sevdi. Suriye’de tabular (Baas diktatörlüğü) yıkılıyor diye heşa çektiler…

Akdeniz ve Afrika açılımları daha yeni başladı. Deneyimle sabittir ki Akdeniz’in suları ve Afrika’nın çölleri bataklığa dönüşecek…

Bütün açılımlarda heşa çeken liberaller şimdi ya hapiste ya da yurtdışında…

Gelelim zurnanın son deliğine…

Kıbrıs’ta “Maraş açılımı” yapacakmışlar…

Beytambal kalsın!

(19 Şubat 2020 Afrika gazetesinde yayınlanmıştır)

About the author