Maraş: Faşizmin açık hava tımarhanesi

Aziz Şah– Lefkoşa Uluslararası Havaalanı’nın 1993’te Maraş’a karşılık açılması gündeme gelmişti.

Şimdilerde Kıbrıslıya Türkiye Barolar Birliği başkanı hukuk profesörü Metin Feyzioğlu musallat oldu…

O günlerde de Kıbrıslıya Denktaş’ın danışmanı hukuk profesörü Mümtaz Soysal musallat olmuştu…

Soysal’dan Feyzioğlu’na değişen bir şey yok!

Soysal da kafayı Maraş’la bozmuştu, Feyzioğlu da!

İkisi için de Maraş “stratejik bir oyun”un parçasıdır. “Kıbrıs’taki şahlanış, büzülmeye, geri çekilmeye, Asya ya da Anadolu içlerine sürülüşe “Dur” deyişin, çiğnenen hakkını bileğinin gücüyle geri alışın göstergesidir. O davadan vazgeçmek, Sevr’e doğru yeniden başlayacak bir geriye sayışa ‘evet’ demek olur” diye yazar Mümtaz Soysal…

Maraş’ı verirse Türkiye’nin bölüneceğine ikna olmuş durumdadır…

Bu yüzden ne zaman Maraş’ın Rum sahiplerine iadesi gündeme gelse sahneye çıkıp müzakere masasını devirdi…

Lefkoşa Uluslararası Havaalanı’na karşı Maraş’ın açılması gündeme gelince Soysal Hürriyet gazetesinde bir yazı yazdı. Başlığı “Kahramansız Maraş”…

Şöyle diyor: “Varoşa’ya sırf ses benzerliğinden ötürü ‘Maraş’ adını verişimizin psikolojik sonuçlarını yeterince düşünmüyor olabiliriz.

Maraş, Türk insanının zihninde, İstiklal Harbi’nin direniş duygusuyla bütünleşmiş bir ad. Hele ‘kahraman’ unvanını aldıktan sonra”…

“Kahramansız Maraş” yazısı tam Ghali Fikirler dizisinin iflas bayrağını çektiği günlerde yazıldı…

Rahmetli Mümtaz Soysal rahmetli Boutros Boutros-Ghali’ye bir “oxi” çekti…

Müzakereler çökünce Ghali hiç olmazsa Güven Yaratıcı Önlem olarak Maraş’ı ve Lefkoşa Uluslararası Havaalanı’nı açalım der…

Lefkoşa Havaalanı açılınca Kıbrıslı Türkler rahat bir nefes alacaktı…

Hiç olur mu öyle şey?

Kör kuyularda nefessiz kalalım diye Mümtaz Soysal’ın milliyetçiliği kasten kabarır:

“Türk tarafı, ne ölçüde yararlı olacağı şüpheli bir havaalanı karşılığında Maraş’ın bütününü mü elden çıkaracaktır?” der…

İzolasyonsuz bir Lefkoşa Havaalanı önerir Ghali…

Önce “KKTC’yi tanıyın” sonra bir ara konuşuruz der Mümtaz Soysal…

Tam pencere aralanırken Mümtaz Soysal sürgüyü çeker!

Kıbrıslı Türklerin dünyaya açılacakları “pencere”yi kapatır…

Maraş’ın “psikolojik” etkisi olduğu doğrudur. 1984’te şöyle yazar: “Türk diplomasisi Maraş’ı elden çıkardığı gün tarihin en büyük hatalarından birini işlemiş olacaktır”…

Maraş’ın psikolojik bir etkisi vardır…

İslamcısı Kemalisti, eski solcusu sonrada saray dalkavuğu, eski barışçı sonradan Turancı olan Türk aydınları hep Türkiye’nin NATO üyesi olduğunu unutarak emperyalizmin Türkiye’yi kuşattığını ve bölmek istediğini söyler…

Bugün Maraş’ı verirsek yarın Ermenistan ve Kürdistan kurulur, Türkiye bölünür derler. Mantıkları tamamen böyle çalışır…

Bu yüzden kapalı Maraş Türkçü faşizmin açık hava tımarhanesidir, psikolojik etkisi var!

Nasıl ki Erdoğan bugün Idlib’i verirsek bizi Afrin’den de çıkarırlar diyor; Maraş’ı 45 sene yılanlara yedirenler de aynı mantıkla düşündü…

Düşünmezler ama! Rusya’ya Kırım’dan dolayı Avrupa ve Amerika yaptırım uyguluyor…

Türkiye’ye Maraş’tan dolayı açılan AİHM davaları bile devreye sokulmuyor…

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nde sadece kapalı Maraş için 280 dosya bekletiliyor. Neden?

Çok açık değil mi, emperyalizm Türkiye’nin arkasını kolluyor!

Maraş’taki milyar dolarlık tazminat davalarında da!

(28 Şubat 2020 tarihinde Afrika gazetesinde yayınlanmıştır)

About the author