Yardım Heyeti ne işe yarar? (2)

Kıbrıslı yurtseverlere “Kuyruklarını kıstırıp gidecekler” diyen General Peker Günal…

Aziz Şah – Lefkoşa’nın göbeğinde Önder Süpermarketin karşısındaki mütevazı eski bir Lefkoşa evinin kapısında “TC Büyükelçiliği Kalkınma ve Ekonomik İşbirliği Ofisi” yazar. Eski adı “Yardım Heyeti”…

TC Sömürge Valilik binası gibi yüksek duvarlar, askerler, dikenli teller ve mobeselerle de korunmaz…

“Yardım Heyeti” isminin ABD emperyalizminin mazlum milletleri köleleştirmek için kullandığı “US-AİD”ten ilhamla konduğuna hiçbir şüphem yok. Yıllar içinde soldan ve hatta sağdan gelen tepkileri kesmek için “Yardım Heyeti” ismi “Kalkınma ve Ekonomik İşbirliği Ofisi-KEİ Ofisi”ne dönüştü ancak teşkilatın karakteri değişmedi, aksine daha da kurumsallaştı, dallandı budaklandı.

“Yardım Heyeti” Kıbrıs’ın işgal bölgesindeki gerçek hükümet ve kabinedir. Başı da “TC Büyükelçisi”dir.

Yardım Heyeti “hükümet” olduğu için Nazım Çavuşoğlu “Yardım Heyeti’ne 100’ün üzerinde okul projesi sunduk, kabul edilmedi. Çadırda eğitime kadar geldik… Çadırdan niye utanıyorsunuz ki? Bu ülkenin gerçeği budur. Yüzleşeceksiniz” dedi. Ama toplumumuzda “Yardım Heyeti’nin işlevi nedir?” diye sorgulayacak insan kalmadı!

Yüzleşecek yüz kalmadı…

2004-2006 arası Kıbrıs’ta Sömürge Valisi olarak bulunan Aydan Karahan anlatıyor:

-“Burada büyükelçiliğin diğer ülkelerdeki büyükelçiliklerden farklı bir boyutu var.  Kuzey Kıbrıs’taki farklı durum, YARDIM HEYETİ BAŞKANLIĞI’dır. Başka hiçbir yerde olmayan bir müessesemiz var, o da YARDIM HEYETİ”…

Aydan Karahan 1977-81 arası Yardım Heyeti müsteşarı da olduğu için ne söylediğinin farkındadır. Çünkü Yardım Heyeti’nin en yoğun dönemidir bu dönem: Yerleşimci nüfusun iskânı ve partileşme süreci…

1970-76 arası görev yapan ve TC Dışişleri Bakanı Turan Güneş’in “Benim Kıbrıs’ta valim var” dediği Vali Asaf İnhan’ın ifadesine dayanarak defalarca yazdım: 1974’ten sonra Kıbrıs’a yerleşimci nüfus taşınması ve taşınan nüfusun silah zoruyla topraklarından kovulan Rumların yerine yerleştirilmesi sürecini Yardım Heyeti yürüttü. 

“Kıbrıs’taki büyükelçiliğin diğer ülkelerdeki büyükelçiliklerden farkı YARDIM HEYETİ ve YARDIM HEYETİ BAŞKANLIĞI’dır” diyen Aydan Karahan şöyle diyor:

-“Yardım Heyeti Başkanlığı bana başka bir konum kazandırıyor. O konumda benden çok şey bekleniyor. Halbuki büyükelçi kadı filan değil, böyle görevleri yok”…

Dünkü yazımda söyledim: Türk hariciyesinin koridorlarında yetişen saygın diplomatları Sömürge Valisi’ne dönüştüren bir yapıdır Yardım Heyeti. Büyükelçi ile Sömürge Valisi’nin görevleri farklıdır: Biri devleti temsil eder, diğeri sömürgede yürütmenin başındaki Başbakandır.

Şöyle diyor Aydan Karahan: “İki kategori memur devlet başkanını temsil eder. Birisi vali, ötekisi büyükelçidir. İkimizin de atanma usul ve baremleri aynıdır. Dolayısıyla içerde vali, dışarıda büyükelçi”…

Büyükelçileri sömürge valisi yapan Kıbrıs’ın işgal bölgesinin “dışarı” sayılmamasıdır. Bir ülkede haksız işgal yürütmek ve sömürgeci olmak böyledir. Büyükelçi girdiğiniz kapıdan Vali olarak çıkarsınız ve bunu kendinize bile açıklayamazsınız, Aydan Karahan gibi…

Çok değil 6-7 sene önceye kadar “TC Yardım Heyeti”ni sorgulamaya cesaret edenler vardı toplumumuzda. CTP’li kalemler zaman zaman mesele ederdi bu konuyu. Serdar Denktaş bir ara “TC Yardım Heyeti kapatılsın, ismi bile ağrımıza gidiyor” diye kazan kaldırmıştı, Mehmet Ali Talat da destek vermişti…

Nereden nereye geldik, bakın:

2022 Aralık’ındaki belediye seçimlerinde Lefkoşa’nın üç başkan adayı TDP-TKP’li Mehmet Harmancı, UBP’li Sadık Gardiyanoğlu ve CTP’li Sıla Usar birbirlerine karşı “Yardım Heyeti ile en iyi ben çalışırım” diye laf dalaşına girdi.

Sıla Usar Yardım Heyeti’nden randevu isteyince, Gardiyanoğlu “Ben Yardım Heyeti ile çoktan görüştüm” demişti, Mehmet Harmancı ise kendi başkanlığında Lefkoşa Belediyesi’nin Yardım Heyeti’ne en çok başvuran belediye olduğunu açıklamıştı…

“Yardım Heyeti kapatılsın” diyebilenlerden “Yardım Heyeti ile en iyi ben çalışırım” diye rekabete giren UBP-CTP-TDP’ye yol bağladık…

Eskiden Serdar Denktaş’ın sorguladığı Yardım Heyeti’ni bugün kendine “sosyalist” diyenler sorgulayamıyor!

General Peker Günal’ın dediği gibi, bu cemaat kuyruğunu kıstırdı sömürgeci efendi karşısında oturdu yerine.

(20 Mart 2023 tarihinde Avrupa gazetesinde yayınlanmıştır)

About the author