Teknecik’in ilhakı

Aziz Şah – 13 Nisan 2023, Perşembe, akşam 9 suları.

Türk Silahlı Kuvvetleri Teknecik Elektrik Santrali’ne el koydu…

Devlet TC Devleti, hükümet AKP-MHP hükümeti, sermaye TC sermayesi…

İki hafta önce TC Devleti’nin ağır silahlar ve iki Akrep araçla güçlendirdiği Çevik Kuvvet Teknecik Santrali’nin kapısını açıp içeriye AKSA’nın mühendislerini buyur etti.

KIB-TEK müdürü Dalman Aydın çalınan minareye kılıf uydurup, “grev nedeni ile işgücü açığı oluştu” diyerek “AKSA’dan hizmet almaya karar verdik” dedi.

İtiraz ediyor sömürge tebaaları:

-Bu hizmet alımı için ihaleye çıktınız mı?

-KKTC’de lokavt hakkı yoktur.

Kıbrıs’ın işgal bölgesi TC’li iki General ve Sömürge Valisi’nden oluşan Üst Koordinasyon Kurulu (ÜKK) tarafından yönetilir. Ve neredeyse her ÜKK toplantısında Kıbrıslı Başsavcı hazır bulunur.

Polisin Ankara’ya bağlı olduğu, Başsavcının TC’li Generallerin ve Sömürge Valisi’nin siyasi karar aldığı toplantıya katıldığı yerde “yargı bağımsızlığı” yoktur!

Bu satırların yazarından başka bir kişi de çıkıp “Ne işi var Başsavcının Generallerin ve TC Sömürge Valisinin huzurunda?” diye sormadı…

“Bağımsız olduğu iddia edilen Başsavcılık makamının Askeri Rejim’in siyasi kararlar aldığı ÜKK toplantısında ne işi var?” diye sormadığınız için Çevik Kuvvet ile AKSA Teknecik Santrali’ni işgal ettiğinde “hukuksuzluk”tan şikayet ediyorsunuz.

Davaları polis okur Kıbrıs’ın işgal bölgesinde, polis Ankara’ya bağlıdır. AKSA mühendisleri Teknecik’i işgal ederken kapıyı polis açtı.

Polis Teşkilatı, Güvenlik Kuvvetleri Komutanlığı’na bağlı, GKK ise Ankara’ya bağlı. Bu hiyerarşi işgalin soyağacıdır!

Evet, Norveç’te geçerli kurallar geçmez Kıbrıs’ın işgal bölgesinde…

Bizzat suçun ortağı olan Polis ya da Üst Koordinasyon Kurulu toplantısında Generallerden emir alan Başsavcılık, KIB-TEK yönetimine, AKSA’ya ya da Çevik Kuvvet’e dava mı okuyacak?

UBP hükümetine sövün siz, ancak bunu yapabilirsiniz…

Tokmağı Ankara’nın elinde olan CTP’nin patlak davulunu çalın…

El-Sen Başkanı Çağlayan Cesurer diyor ki, “Bugün bu saatte burada hep birlikte bir işgale şahit oluyoruz”…

49 senedir TC’nin işgali altında olan Kıbrıs’ın kuzeyinde “işgale şahit olmuşlar”…

Yabancı bir ordunun işgali altında yarım asır yaşayıp da bunu inkâr etmek ve inkâr edenlere işgali anlatmaya çalışmak kadar saçma bir şey yoktur. İşte biz bu saçmalığı yaşıyoruz…

Siz 49 sene işgali inkâr ettiniz, biz 49 sene işgali anlattık.

49 senedir işgalin suç ortağı olanlar işgalci kendi kapılarını kırınca işgali fark etti!

Günlerce kıçınızı TC Sömürge Valiliği’ne dönüp hiçbir yetkisi olmayan “KKTC meclisi”ni protesto ederseniz Sömürge Valisi de kıçınıza tekmeyi böyle vurur.

Biz anlattığımızda anlamayanlara General anlatsın şimdi…

Türk ordusunun Teknecik’e AKSA adına el koyması son zamanlarda yaşadığımız en doğal şeydir. Sömürgelerde piyasa ekonomisi böyle çalışır!

İşgal sırasında Irak’ta petrol kuyuları için ihaleye çıkıldığını duydunuz mu?

Suriye’de işgal ettiği bölgelerde ABD emperyalizminin şirketleri ihaleye mi çıktı kuyulara el koymak için?

Silah kimdeyse kuyuya o sahip oldu. Silah kimdeyse Teknecik’e o çöktü…

Kıbrıs’ın işgal bölgesinde ihalelere önceleri “TC Büyükelçilik” binasında çıktıklarını söylediler bize, sonra ihalelerin Ankara’da yapıldığını anlattılar. Agucuk yaptılar bize…

İşgal Rejimi kukla gösterisinden sıkıldı, perdeyi yıktı eyledi viran!

TC askerinin ve sermayesinin Teknecik’e çökmesi son zamanlarda yaşadığımız en doğal şeydir!

2005 yılında bir resepsiyonda dönemin KTBK komutanı Korgeneral Hasan Memişoğlu CTP’li Özkan Yorgancıoğlu, Eşref Vaiz ve Fatma Ekenoğlu’na şöyle der:

-“1974’ten beri bu ülkede ateşkes koşulları vardır. Türkiye Genelkurmayı’na bağlı bir Kolordu’nun sorumluluğunda bir devlette CTP hükümet ortağı olmuştur. Bölgenin tüm sorumluluğu Kolordu komutanına aittir. O bölgede sizin de İŞ OLA bir Parlamentonuz vardır, Başbakanınız, Cumhurbaşkanınız vardır”…

“İş ola” göstermelik bir mecliste yaptığınız göstermelik yasalarla kendinizi demokrasi ve hukuk devleti mi zannettiniz?

(15 Nisan 2023 tarihinde Avrupa gazetesinde yayınlanmıştır)

About the author