Aziz Şah – 1974 istilasından bugüne TC Devleti iki şey yaptı Kıbrıs’ın işgal bölgesinde: Sözde kuzey ile güneyin nüfusunu eşitlemek için savaş suçu nüfus taşıdı ve Rumca konuşan Kıbrıslılar adanın kuzeyinde kalan kendilerine ait topraklara bir daha dönemesinler diye yağmaladı Kıbrıs’ın kuzeyini.
Ayrıca TC’nin işlediği bu iki savaş suçunu 50 sene “Kıbrıs’ta tek çözüm iki bölgeli iki toplumlu federasyon” palavrasının zemini olarak gösterdiler. “Ben senin toprağını yağmaladım, sen o toprağa dönemeyeceğine göre benim olduğunu kabul et, bu hırsızlığa da ‘federal çözüm’ diyelim” dediler yarım asır boyunca Birleşmiş Milletler gözetiminde…
20 Mayıs 2023’te Yenidüzen’de Ertuğrul Senova imzalı haberde şöyle deniyor: “İçişleri Bakanlığı’nın güncel verilerine göre Bakanlar Kurulu 2022 yılında toplam 2810 yabancıya; 2023 yılının ilk 3 ayında ise toplamda 1000 yabacıya Kıbrıs’ın kuzeyinde taşınmaz mal satın alma izni verdi. Verilere göre, 2022 yılındaki izinlerin yüzde 90’ı, 2023 yılında verilen izinlerin ise yüzde 80’i Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı yabancılara verilirken, geriye kalan izinlerin İsrail, Rusya ve İran çoğunluklu yabancılara verildiği gözlemlendi”…
Bu konuyu her fırsatta soruşturuyorum, birkaç bankanın müdürü ile konuştum. Hepsi aynı şeyi söyledi: “Arazileri TC vatandaşları üzerinden yabancılar alır”… Ağız birliği etmişçesine hepsi Gaziveren’i söyledi. Para bankalara yattığı için biliyorlar hikâyeyi. “Ne kadara satıyorlar?” dedim, “İnsanın aklını kaçıracağı kadar para” dedi bankacılar… “1 Milyon Sterlin mi?” dedim, kafa salladılar…
Ertuğrul hepimizin bildiği “gizli yabancı ortaklı mal satışları”nı da sordu…
“Gizli ortaklı” satışları sözde İçişleri Bakanı Ziya Öztürkler’e sordu. Ankara’nın memuru Öztürkler de dalga geçerek, “Bunun araştırmasını polis yapabilir” dedi…
Ankara’daki Genelkurmay’a bağlı polismiş, araştırmamış yapacak!
Vatanı parsel parsel satmaktan ve yağmalamaktan sorumlu Müteahhitler Birliği Başkanı Cafer Gürcafer’e de sordu Ertuğrul aynı soruyu:
-“Gizli ortak varsa bilmiyorum ama olabilir. Niye olmasın?” dedi Gürcafer…
Bu tür “yabancılara arazi satışı” haberlerinin çok önemli bir eksiği vardır. Haberi okuduğunuzda Kıbrıs’ın işgal bölgesinde gasp edilmiş Rum mallarını “KKTC bakanlar Kurulu”nun sattığını zannedersiniz.
16 Ocak 2020 tarihli Afrika gazetesinin “Günlük” köşesinden aktarıyorum:
-“Ayrıca İsraillilere satılan araziler üzerine kendisine sorulan bir soru üstüne Özersay, İsraillilere ve diğer yabancılara mal satarken Sivil İşler’den, yani Kıbrıslı Türklere karşı istihbarat yapmakla görevli teşkilattan ‘onay’ aldıklarını açıkladı… TC istihbaratının talimatı ile mal satışı onaylıyorlar”…
Öztürkler diyor ki “mal satışlarını polis araştırabilir”, Özersay ise diyor ki “malı satarken askeri istihbarata soruyoruz”…
Kıbrıs’ın işgal bölgesindeki mal satışı haberlerinin en büyük “eksiği” budur. TC istihbaratının Kıbrıs’ın işgal bölgesindeki kolu üzerinden yapılıyor “emlakçılık”…
Son yıllarda Amerikan ambargolarından dolayı dünyanın başka hiçbir yerine gidemeyecek olan İran ve Rusya kaynaklı para akıyor Kıbrıs’ın işgal bölgesine. İsrail’in Kıbrıs üzerindeki hesabı başkadır, İran ve Rusya’nın Kıbrıs’ın işgal bölgesindeki hesabı ise bambaşkadır.
Uluslararası hukukun geçtiği dünyada bir bankaya gidip kaynağı belirsiz 5 bin Euro yatıramazsınız! Avrupa’da eğitim görenler bilir: Ailenizin gelir dökümüne ve tapularına kadar ister bankalar!
Bankaya yatırdığınız 5 bin Eurocuk bile kara para aklamadan terör finansmanına yol olur! FBI neden geliyor Kıbrıs’a sanıyorsunuz? Bir sürü uluslararası yasa ve kural var. Ancak Kıbrıs’ın işgal bölgesinde geçmez o mevzuat!
İranlıların ve Rusların Kıbrıs’ın işgal bölgesine gelmesinden sonra spot ışıklarını kendi üzerine çevirdi işgal rejimi…
Siz “Dikkat askeri bölge! Mantar toplamak yasaktır” diye tabela asarsınız… Ama kara para aklamak serbest!
Başkasına ait toprağı işgal edip üzerinde korsan yapı kur, gasp ettiğin toprakta her türlü pis işi çevir ve “kanla aldım benimdir” de!
Önünde sonunda Türk milletine ödetilecek olan bir faturadır bu. ABD’deki “Halk Bank davası”na bakın anlarsınız…
(23 Mayıs 2023 tarihinde Avrupa gazetesinde yayınlanmıştır)
