Aziz Şah – 09/03/2024
Kıbrıslı Rum çocuklar lüks bir araç gördüklerinde ne dermiş bilir misiniz?
-Türk arabası!
Yeşiller Partisi’nin Akan Kürşat davasının düşürülmesine karşı yaptığı açıklamayı okurken bunu düşündüm.
Trafikte artık çalışarak alabileceğiniz araba markaları azınlığa düştü.
İşte bu yüzden,
-“İşgal edilen mallarda ziyafet devam ediyor” diyor Kyriakos Tsimillis, Yeşiller Partisi Başkan Yardımcısı…
-Trikomo, Girne, Akatu, Ayguruş, Mağusa, Livonya’nın betonlaşmasını ve Karpaz’a yönelik yeni tehdidi izliyoruz, diyor konuşmasının sonunda…
Kyriakos Tsimillis her gün Kıbrıs Cumhuriyeti Enformasyon Bürosu’nun hazırladığı Türk basın özetlerini okur. Kuzeyde ne oluyorsa haberi vardır…
Hristodulidis’in talimatıyla Akan Kürşat’ın davalarının düşürüldüğü gün Kıbrıs’ın işgal bölgesinde Sami Özuslu sahte meclisin kürsüsünde “müjde” vermişti…
Her gün basın özetlerini okuyan sevgili Kyriakos bundan da haberdardı:
-“Aynı gün işgal altındaki topraklarda, yasadışı Timbu havaalanı bölgesinde, görünüşe göre çoğunlukla yeni yerleşimciler için 30.000 nüfuslu bir kasaba inşa etme niyetiyle ilgili bir şikayet vardı!”
Güneyde Kürşat davası düşürülürken, kuzeyde Timbu’ya 30.000 kişilik bir yerleşim birimi kurulacağı konuşuluyordu.
Bu da Hristodulidis’in diplomatçılık oyununun ödülü!
İsrail işgal altındaki Filistin’de ne yapıyorsa, Türkiye de işgal altındaki Kıbrıs’ta onu yapıyor.
O sırada Kıbrıslı Türkler “son akşam yemeği”nde basdiş yemekle oyalanıyordu.
Kyriakos Tsimillis, işgalin 49’uncu yıldönümünde yayınladığımız “Kıbrıs’ın özgürlüğü için pan-Kıbrıslı seferberliği” deklarasyonunun imzacılarından biridir. Ordan tanıyorum bu aksakallı bilge Kıbrıslıyı…
İlk tanıştığımızda bizden özür dilemişti. Genç kuşaktan…
-Bu mücadeleyi çoktan vermiş olmamız gerekirdi, sizin sırtınıza bunca yükü yüklememeliydik, demişti.
Yeşiller’in basın açıklaması öfkeliydi, hiçbir şey yapmayan Kıbrıs Cumhuriyeti liderliğine öfkeliydi, Kıbrıslı Rum mallarını yağmalayıp sonra da “Taşınmaz Mal Komisyonu’na gidin” diyen küstah Kıbrıslı Türk elitlere öfkeliydi.
Bu memleket için acı çekiyorsanız tercümana ihtiyacınız yoktur.
Karşınızdakinin acısına bakmaya da ihtiyacınız yoktur, çünkü o acı sizin de acınızdır:
-“Kıbrıslı Türk avukat Kürşat’ın mahkeme tarafından tüm suçlamalardan beraat ettirilmesi, sadece işgal altındaki Kıbrıslı Rum mallarının satışına karışan bir kişinin değil, onun aracılığıyla işgal altındaki bölgelerdeki malların satışına ilişkin tüm sistemin beraat ettirilmesidir”…
Düşürülen Akan Kürşat davası bir kişi ile ilgili bir dava değildir.
Yerleşimci sömürgeci sistemle ilgilidir, toprak hırsızlığı rejimiyle ilgilidir, silah zoruyla gasp edilmiş malların yağmalanmasıyla ilgilidir.
Mülkiyet davaları “tecavüz davası”dır.
Bir beden tecavüze uğradıktan sonra onun geriye dönüşü yoktur.
Bir toprağa işgalciler tarafından tecavüz edildikten sonra onun da telafisi yoktur.
Gasp edilmiş Rum malları üzerinde sürdürülen inşaat seferberliğinin tek bir amacı vardır: Rumlar kendi topraklarına bir daha geri dönemesin diyedir!
Loizidou işte bu yüzden geri dönüş hakkı için dava açmıştı…
Meletis Apostolides işte bu yüzden Lapta’da toprağına yapılan havuzlu villayı yıktırmak için dava açtı.
Açılmış hiçbir dava “kişiler” ile ilgili değildir.
Bu yüzden Yeşiller Partisi,
-“Kürşat’ın mahkeme tarafından tüm suçlamalardan beraat ettirilmesi, işgal altındaki bölgelerdeki malların satışına ilişkin tüm sistemin beraat ettirilmesidir” dedi.
Kürşat davasıyla önceki davaların önemli bir farkı vardı: Önceki davalar bilinçli açıldı, Kürşat davası gökten düştü!
Açılabilecek ve emsal olacak onca dava varken “ölü İngiliz’in şikayeti”yle bir davanın gökten düşmesi çok “İngiliz” bir durum!
Yeşiller Partisi diyor ki:
“Hukuk Servisi’nin tek tanığın (gerçekten tek tanık o muydu?) ölümü nedeniyle tanık bulunamamasına gösterdiği gerekçe, tanık olması amaçlandığı halde neden ilk etapta ifade vermediği sorusunu gündeme getirmektedir”…
Orams davasında Avrupa Birliği Adalet Divanı, Kıbrıs Cumhuriyeti mahkemelerine işgal bölgesindeki ticari ve medeni konularda yargı yetkisi verdi 28 Nisan 2009’daki kararında.
Bu kararın alınmasını sağlayan ise Orams çiftinin üzerine inşaat yaptığı arazinin sahibi Meletis Apostolides’in şikayetiydi.
Kürşat davasında Rum mal sahipleri neden “şikayetçi” olmadı?
(9 Mart 2024 tarihinde Avrupa gazetesinde yayınlanmıştır)
