Aziz Şah – 27/4/2024
6 Eylül 1960’ta Ayhan Hikmet şöyle der Cumhuriyet Gazetesi’nde:
-“İktisadi hayatımızın yeniden düzenlenmesinin uzun vadeli programlar mucibince çalışmakla mümkün olduğunu biliyoruz… Halkı göç etmeye mecbur eden sebepler ortadan kaldırılmalı, halkımıza Kıbrıs’ta kendilerini bekleyen bir istikbal ve bir vazife olduğu anlatılmalıdır. Biz, VARSIN GİTSİNLER BEYİM mentalitesini ve siyasetini asla tasvip etmiyoruz”…
Ayhan Hikmet’in “Varsın gitsinler beyim mentalitesi” dediği Denktaş’a göndermedir.
Henüz Kıbrıs Cumhuriyeti’nin kuruluş hazırlıklarının sürdüğü bir dönemde Temmuz 1960’ta Denktaş bugün unutulmuş olan o lafı etti:
-“Varsın gitsinler beyim, burada işsiz kalıp da başımıza bela kesilmeleri daha mı iyi?”
Türkiye’de iktidarda kim olursa Kıbrıs Türk Liderliği o partinin borazanını öttürür. Bugün nasıl AKP ve Erdoğan’ın borazanını öttürüyorlarsa, o gün de DP ve Menderes’in borazanını öttürüyorlardı. Hatta işin ucunu o kadar kaçırdı ki Dr. Küçük liderliği, Gönyeli’nin adını Menderes diye değiştirdiler!
Dr. Küçük’ün Kıbrıs Milli Türk Partisi’nden istifa ederken Gönyeli’nin adının Menderes yapılmasına da tepki gösteriyordu Ayhan Hikmet.
27 Mayıs İhtilali’nden sonra da Menderes’çi Liderlik ayak uyduramadı yeni duruma. Bir süre daha Menderes’çiliğe devam ettiler…
Çünkü Türkiye’den gelen para ve yardımların Demokrat Parti tarafından verildiğini düşünüyorlardı. Parayı verenin düdüğü oldular. Hiçbir zaman gelir-gider dengesi olmayan Kıbrıs Türk liderliğinin avuç açma haliydi bu…
30 Ekim 1961’de Ayhan Hikmet şöyle yazıyordu:
-“İçinde bulunduğumuz iktisadi durumun ne kadar anormal olduğu aşikârdır. Genel olarak toplumsal gelirimiz, giderimizi hiçbir zaman karşılayamamıştır”…
İşte tam o günlerde -20 Temmuz 1960’ta- Türkiye’de gündeme damga vuran muhalefet dergilerden “KİM”de yayınlanmıştı Denktaş’ın “Varsın gitsinler beyim, burada işsiz kalıp da başımıza bela kesilmeleri daha mı iyi?” sözü…
1990’larda Girne’de bir yerleşimci Kıbrıslı bir aileye saldırdıktan sonra “Kimlikle Girişlere Hayır” eylemi yapılınca Denktaş, “Gelen Türk giden Türk, beğenmeyen çeksin gitsin” diye kükremişti… Ancak bu “Gelen Türk giden Türk” meselesi ta 1960 yılına kadar uzanıyor işte…
Kontrgerillanın ilk saldırdığı gazetecilerden İlhami Soysal, katledilen Uğur Mumcu, Muammer Aksoy, Cavit Orhan Tütengil ve Mümtaz Soysal, Çetin Altan, Doğan Avcıoğlu, Hüseyin Korkmazgil, Bülent Ecevit gibi isimlerin yazdığı “KİM” dergisi Denktaş’a ve Küçük’e karşı zehir zemberek bir yazı döşemişti.
Menderes’e karşı muhalefet eden “Kim”, Denktaş ve Küçük’ü “Küçük Menderes” olarak tanımlıyordu.
-“Her ay Kıbrıs’tan hicret edenlerin arkasından Kıbrıs Türklerinin iki numaralı lideri, Rauf Denktaş böyle söylüyordu. Gidenler gitsindi…
Türk cemaati liderleri yarattıkları baskı idaresiyle, kendi vatandaşlarını Ada’dan kaçırıyorlar ve arkalarında da bir beladan kurtulduk diye seviniyorlardı. Hani bu gidişle cemaat küçüle küçüle sadece Denktaş’ın ve Doktor Küçük’ün taraftarlarından ibaret kalacaktı. Onların sayısı da pek kalabalık değildi. Doktor Küçük ve Denktaş kendileriyle kader birliği yapmış bir takım sadık adamlarla işlerini yürüteceklerini sanıyorlardı… Muhaliflerini ve korkuttuklarını adadan kaçırmayı marifet sanıyorlardı. Şimdi yetişmiş insan cevherine en fazla ihtiyaç duyulduğu bir sırada dışarıdaki okumuş, meslek sahibi olmuş Türkleri tekrar Ada’ya döndürmek gibi idealist bir cereyanı yaratmak dururken bizim Küçük Menderes mukallitleri kaçırma-sindirme siyasetlerini devam ettiriyorlardı. Ada’da liderlerin etrafında teşekkül etmiş bir menfaatçi zümrenin dışında herkes gayri memnundu. Denktaş’ın arkalarından sevinç çığlıkları kopardığı gidenler, artık eskisi gibi işsiz güçsüz değildi. Artık küçük esnaf ve sanatkârlar kaçıyordu”…
İşte, Ayhan Hikmet’in “Halkı göç etmeye mecbur eden sebepler ortadan kaldırılmalı, halkımıza Kıbrıs’ta kendilerini bekleyen bir istikbal ve bir vazife olduğu anlatılmalıdır. Biz, VARSIN GİTSİNLER BEYİM mentalitesini ve siyasetini asla tasvip etmiyoruz” sözünün hikâyesi budur.
Kıbrıs Türk Liderliği’nin 1960’ta da 1990’larda da “gelir-gider dengesi”nden anladığı “VARSIN GİTSİNLER BEYİM” oldu…
(27 Nisan 2024 tarihinde Avrupa gazetesinde yayınlanmıştır)
