Bir yanımız havai fişek atanlar, diğer yanımız terlik atanlar

Aziz Şah – Bu memlekette cephanelik patladığında tek kelime etmeyenler havai fişekler kuşları öldürüyor diye “havai fişeklerin yasaklanması için mücadele edeceğim” der…

Bu memlekette işgalcisi kendisine “ırkçı” demesin diye kendi ülkesine sahip çıkmaya korkan işgal altında yersizyurtsuz kalanlar işgali “çokkültürlülük” diye süslemeye çalışır…

Bu memlekette elinde kerpetenle muhalifleri hadım etmek için dolaşanlar, elinde sigarayla aydınların dilinde sigara söndüreceğinin andını içenler, Girne kapısında darağacı kurup “federasyon isteyenleri asacağım” diyenler “çatı adayı” diye “hümanist”i destekler…

Bu memlekette “Girne kapısında birleşik Kıbrıs isteyen hainleri asacağım” diyen adamdan federalistler oy ister…

Bu memlekette “Girne kapısında federasyon isteyen hainleri asacağım” diyen adamın partisi, kendisine “federalist” diyen bir adamın “makbul” olduğunu söyler…

Bu memlekette hümanistler elinde çakmakla faşistlerin peşinde dolaşır sigarasını yakmak için…

Bu memlekette herkesin “hoca” dediği hukuk profesörlerinin en temel insan haklarından haberi yok…

Bu memlekette seçilmesi için bütün partinin seferber olduğu, eşek gibi sırtında taşıdığı adaylar faşistlerin saldırısına uğradığında, o adayları sırtında taşıyan parti “eşek tepsin” der arkasını döner…

Bu memlekette anti-militaristler barış zamanında anti-militaristtir. Savaş zamanında ara ki bulasın…

Bu memlekette anti-faşistler hürriyet varken anti-faşisttir. Gladyonun kılıcı şakladığında ara ki bulasın…

Bu memlekette “evinden kovulan mülteci Rumun evine dönmesi bir insan hakkıdır” diyebilmek o kadar zordur ki, söylediğiniz zaman yanınızda bir tane “insan hakları aktivisti” bulamazsınız…

Bu memlekette savaşta terk etmek zorunda kaldığı köyünden uzakta yaşayan adam doğduğu köye gömülmek istediğinde, doğduğu köye gömülmesi “toprak tavizi” sayılır. Boyu 1.80 derinliği 1.50 bir toprak tavizi…

Bu memlekette Irak’ta Bush’un kafasına terlik atan Iraklı gazeteci kahramandır, ama bu memlekette bu memleketin işgalcilerine karşı çıktığın zaman “yabancı düşmanı” xenofobik sayılırsın…

Bu memlekette işgalciler “ırkçı” yaftası yapıştıracak diye yurduna sahip çıkmaya korkanlar o kadar çoktur ki…

Bu memlekette Yanni’nin, Maria’nın, Tasos’un, İsak’ın, Eleni’nin, Markos’un, Yorgos’un toprağına İsrailli yerleşimciler gibi konut yapan işgalciler “emlak vergisi” zamlandığında dalga geçercesine “Yaşanmaz oldu burada kardeşim, bitti burası” der…

Bu memlekette komşumuz Filistin’de yaşananlar yaşanır, sonradan gelen bağdakini kovar…

Bu memlekette komşumuz Filistin’de olduğu gibi işgalci yerleşimci gelip, “bakın elimde balta yıkıyorum bu köyün tabelasını, bunun yerine istediğiniz ismi yazacağız” der…

Bu memlekette aynen komşumuz Filistin’de yaşananlar yaşanır, Filistin’de yurduna sahip çıkana “antisemitist” der işgalci İsrailliler, bu memlekette de “Türkiye düşmanı, ırkçı, xenefobik” der işgalci yerleşimciler…

Bu memlekette elinde kerpetenle yurtseverleri hadım etmek için yemin eden faşiste “sayın” diye hitap eder gazeteciler televizyonda…

Bu memlekette elinde sigarayla “işgal var diyenlerin dilinde sigara söndüreceğim” diyen faşiste “sayın” der işgal altındaki…

Bu memlekette “Federalistleri Girne kapısında sallandıracağız” diyen faşistin partisinden oy bekler “federalist”…

Bu memlekette bize düşen Irak’ta Bush’un kafasına atılan terliği alıp faşistlerin ağzındaki sigarayı söndürmektir…   

(8 Şubat 2020 tarihinde Afrika gazetesinde yayınlanmıştır)

About the author