12 Haziran 1958: Çıkma o kanlı ovaya!

Aziz Şah – Bugün 12 Haziran 1958 Gönyeli Katliamı’nın yıldönümü…

8 ölü 5 ağır yaralı Kıbrıs’ta “intikam sarmalı”nın fitilini yaktı…

“12 Haziran Sokak” vardır Gönyeli’de. Kurtuluş günlerinin ya da gurur duyulan günlerin tarihleri sokak ismi olur…

İngiliz’in tezgâhıyla Gönyelililerin sivil ve silahsız Rumları barbarca öldürdükleri 12 Haziran 1958 katliamı bir utançtır.

“12 Haziran Kurbanlarına Saygı” sokağı ve anıtı olur, ama “12 Haziran Sokak” olmaz…

“12 Haziran” 1958 terörünün zirvesi ve ilk katliamdı. Her intikam yeni bir katliam ile bir intikam sarmalı yarattı.

12 Haziran’da Rumca konuşan Kıbrıslılara Türkçe konuşan Kıbrıslıların yaptığı katliamın “intikam”ı 12 Temmuz’da alındı: Sinde köyünde otomatik tüfekle taranan beş kişi öldürüldü. Sinde’nin “intikam”ı da Küçükkaymaklı’da Mehmet Ali Tremeşeli tarafından alındı. Kahveyi taradı, 5 kişi öldü. “İntikam” sırası Rumlara geçti…

“1958” Türk Özel Harp Dairesi’nin Türk aydınlara, sendikacılara, sosyalistlere karşı cadı avıdır Kıbrıs’ta.

PEO Türk Şubesi Başkanı Ahmet Sadi Erkut 22 Mayıs’ta kurşunlandı. İnkılapçı gazetesini çıkaran Fazıl Önder 24 Mayıs’ta önce silahla vuruldu, sonra hançerlendi, kan kaybından ölene kadar da landroverde dolaştırıldı. 29 Mayıs’ta Ahmet Yahya uyurken öldürüldü, sendikadan istifa ilanı ile ölüm ilanı yan yana yayınlandı gazetede. 7 Haziran’da TC Elçiliğine bağlı Türk Haberler Bürosu TMT tarafından bombalandı…  

12 Haziran 1958, Perşembe…

Kördemen’de köyün çanı çaldı. Ahali meydana toplandı. Köye bir yalan haber geldi. Şillura’da Türkler ile Rumlar arasında çatışma söylentisi yayıldı…

35 Kördemenli iki kamyona atlayarak yola koyuldu. Şillura’ya gelmeden yolları bir Rum ve İngiliz polis tarafından kesildi. “Fasariya yoktur, sizinle dalga geçtiler, geri dönün” dedi Rum polis…

Kördemenliler köylerine geri dönecekleri vakit dört İngiliz askeri bir sivil arabayla gelip köylüleri tutuklayıp önce Yerolako’ya, sonra Lefkoşa’ya götürdü…

İngiliz Rumlara “bussing” cezası verir. Yani Kördemen’e yaya olarak dönecekler. Ancak İngiliz Gönyeli’nin içinden göstere göstere geçirdiği Rum sivilleri bugünkü Gönyeli Spor Kulübü’nün 100 metre ötesine bırakır…

Sonrası zaten Gönyelilerin icadı otomobil sustasından yapılan kılıç, oraktan yapılan kama, İngiliz askerlerinden satın alınan “Welby Scot” tabanca, dümen kolundan yapılan ağızdan dolma tüfek, keser, pala, balta, bıçak, şiş, topuz ve Kıbrıs’ta birçok olayda ortaya çıkan esrarengiz motorlular…

Mekânları hep şarkılarla hatırlarım. 12 Haziran’da gerçekleşen katliama giden o yolun kenarlarındaki düğün salonlarına çocukluğumda çok gittiğimden, o yol bana hep Yeni Türkü’nün “Telli Turna” şarkısını hatırlatır:

“telli telli telli şu telli turna/ sanma ki yaralı uçmaz bir daha/ takılmış kanadı göçmen buluta/ anlatır eski beni şimdiki bana //

sakın çıkma patika yollara o dağlara kırlara/ o karlı ovaya/ yenik düşüyor her şey zamana/ biz büyüdük ve kirlendi dünya //

telli telli telli şu telli turna/ sanma ki yaralı uçmaz bir daha/ takılmış kanadı göçmen buluta/ döner gelir bir gün konar yurduna//

telli telli telli şu telli turna/ ne kalmış muradı göklerden başka/ ne kalır yarına bizden sonraya/ herşey binip gitmiş uçurtmalara”…

Yazmak istediğim katliam yazısı bu değildi! Ancak bazan yazar yazıyı değil, yazı yazarı yazar. Bozuyorum şarkının sözlerini:

-Sakın çıkma patika yollara, o kanlı ovaya!

(12 Haziran 2021 tarihinde Avrupa gazetesinde yayınlanmıştır)

About the author