Biat etmek: KKTC anayasası ve yerleşimci sömürgeciliği savunusu

Aziz Şah – 1974’ten sonra kademe kademe TC sömürgeciliğinin Türkleştirdiği sol, işgalin perdesi KKTC’ye ne kadar devlet muamelesi yapsa ve ayağımızdaki pranga ‘KKTC Anayasası’na sarılsa da, KKTC’yi kuran Türkiye, Kıbrıs’ın kuzeyinde bu yapıya hiçbir zaman devlet muamelesi yapmadı.

Türkiye, KKTC’yi dünya kamuoyu önüne Kıbrıs işgalinden korunmak için perde olarak çekti. Konjonktüre göre kuklalar koydu perdeye ve oynattı.

Türkleşmiş sol ne kadar sarılırsa sarılsın KKTC’ye, Kıbrıs’ta sömürge gerçeğini değiştirmez bu!

Türkleşmiş yerli sol, ‘KKTC ülkesi’, ‘KKTC Anayasası’ ve ‘Burayı vatan bilenler’ söylemi ile TC’nin asimilasyoncu-ilhakçı-imhacı sömürgeci ideolojisini durmadan yeniden üretir. Sömürgecinin dili ile konuşarak sömürgeciliği üretirsiniz. Bu bir sarmaldır, parçalamazsanız, sizi yutar. Asimile olmuş insanlar asimilasyona karşı mücadele edemezler!

‘‘İşgalci Türkiye Kıbrıs’tan defol’’ sloganı karşısında düştüğünüz acınacak durum bundandır: Bu yüzden ‘bu slogan parti görüşümüze terstir ama ifade özgürlüğüne girer’, ‘ırkçılıktır’, ‘toplumda karşılığı yok’ gibi tavırlarla TC’nin size izin verdiği sınırlar içinde konuştunuz. YDP’nin konuşmasına gerek kalmadı, KKTC’ci sol gerekli işgal savunusunu yaptı!

Siz önce bu dilden, ‘KKTC Anayasası’ ve ‘Burayı vatan bilenler’ ezberinden kurtulun! TC’nin buradaki işgal rejimine ‘anayasal devlet’ muamelesi yaptığınız sürece, işgalcinin size ezberlettiği dili söküp atmadığınız müddetçe, istediğiniz kadar ‘KORKMUYORUZ, SUSMUYORUZ, GİTMİYORUZ, BİAT ETMİYORUZ, MÜCADELE EDİYORUZ’ demagojisi yapın. Vatan-Millet-Sakarya’dan farksızdır sizin yaptığınız: Onlar da kendilerine sunulan ‘KKTC kum havuzu’nda oynar, siz de! Aynı kum havuzunun içinde farklı kaleler inşa etseniz de bir şey farketmez!

‘BİAT ETMİYORUZ’ diyorsunuz, ancak dilinizden düşmüyor ‘KKTC anayasası-yurdu’. Biat ‘KKTC’ savunusuyla başlar…

‘BİAT ETMİYORUZ’ diyorsunuz, ancak dilinizden düşmüyor ‘BURAYI VATAN BİLENLER’ irredantizmi. İrredantizm işgalci ilhak siyasetidir. Başkasının evinde/toprağında hak iddia etmektir ve gasp etmektir. TC’nin yürüttüğü yayılmacı politikanın adıdır irredantizm.

Dilinizden düşürmediğiniz ‘BURAYI VATAN BİLENLER’ söylemi TC’nin Kıbrıs’taki yayılmacı politikasının omurgası olan YERLEŞİMCİ SÖMÜRGECİLİĞİnin parolasıdır. Ülkenizi işgal eden devlet yerine slogan ürettiniz, meşrulaştırmak için savaş suçu olarak Kıbrıs’a taşınan yerleşimci nüfusu. Çok güzel yalıyorsunuz kasabın bıçağını…

‘BİAT ETMİYORUZ’ derken bir yandan ayağımıza vurulmuş pranga ‘KKTC ANAYASASI’nı savunuyorsunuz, diğer yandan da ‘BURAYI VATAN BİLENLER’ parolasıyla YERLEŞİMCİ SÖMÜRGECİLİĞİ savunuyorsunuz. Sonucunda da KKTC Anayasası ile yerleşimci nüfus size biat ettiriyor.

Biat ediyorsunuz, yerleşimci nüfustan korkunuzdan ağzınıza işgal kelimesini almayarak!

Kıbrıs’ta TC sömürgeciliği gerçeğini anlamadan ve buna göre mücadele geliştirmeden ömür tükettik yarım asırdır. Gerçek devrimcidir. Oy oranlarına bakmaz. Yabancılaşmış, asimile olmuş, aynada kendini tanımayan bir toplumda ‘karşılığı varmış-yokmuş’ diye bakmaz.

Parlamenter ahmaklıkla ‘rejim muhalifi’ olunmaz. Politika toplumu dönüştürmek için yapılır. Siz kendi fikirlerinizi sansürlediğiniz an politika zaten sizi dönüştürüyor. Gerçeğin ‘toplumda karşılığı yok’ diye ‘topluma uygun’ yalan siyaseti yapacaksanız, Ankara’nın iki partisinden birine, UBP’ye ya da CTP’ye üye olun!

Gerçek/hakikat, oy oranıyla ya da kendisini kaç kişinin savunduğuyla ölçülmez. Çürümüş bir sömürge toplumunda tabii ki karşılığı yoktur sömürgecilik karşıtı devrimci fikirlerin. Cezayirli devrimciler kabilelere, Kürt devrimciler aşiretlere bakıp ‘bizim fikirlerimizin toplumda karşılığı yok, susup oturalım’ deselerdi, bugün Kıbrıslıların içine düştüğü bataklıkta olurlardı!

BİAT ETMİYORUZ diyorsanız, gerçekten etmeyin…

PARLAMENTER AHMAKLIKla oy hesabı ile devrimci fikirleri/teoriyi yargılamaya kalkmayın…

(24 Mayıs 2022 tarihinde Avrupa gazetesinde yayınlanmıştır)

About the author