Türkiye’ye daha kaç çocuğumuzu kurban vereceksiniz?

Aziz Şah – Şeytanın aklına gelmezdi, Şampiyon Melekler’in yerine ikinci gelen takımı yeniden Türkiye’ye göndermek…

Şampiyon Melekler öldüğü için çıkamayacakları maça Kıbrıs’ta ikinci gelen takımı gönderiyorlar.

Eski mevzi savaşlarını hatırlattı bana…

Cephede en öndeki mevzi süngü ile hücuma kalkar, onlar düştüğünde onların arkasındaki mevzideki askerler hücuma kalkar…

-Ah gençliğim eyvah!

Çanakkale muharebesi mi zannettiniz voleybol turnuvasını?

26 çocuğu süngülediniz, Mağusa düştü…

26 çocuğu öldürdünüz, Mağusa geçildi…

26 çocuğu kurban ettiniz, Mağusa’yı çarmıha gerdiniz…

Öldürdüğünüz 26 çocuğun yerine yenilerini göndermek nedir?

TC Devleti denetleme görevini yerine getirmediği için 6 Şubat’ta yıkılan İSİAS Otel’de can verdi 35 insanımız.

1990’dan 6 Şubat 2023’e kadar TC Devleti görevini yapıp İSİAS Oteli denetleseydi, binadan sağ salim çıkacaktı 35 kişilik kafile. Bu kadar basit…

Türkiye’yi kuran Cumhuriyet Halk Partisi bile çıktı devletin sorumluluğunu kabul etti!

Katile katil demezseniz 6 Şubat katliamından 2 ay sonra geçerler karşınıza, Şampiyon Melekler’in yerine ikinci takım gitsin derler…

Kendisine emanet edilen çocuklarımızı tabutla geri gönderdi Türkiye…

Canlı emanet çocuklar tabutla geri döndü.

Bu “emanet” lafından çok rahatsız oldu birileri. Ama “emanet”ti 26 çocuk…

Kemal Kılıçdaroğlu Kıbrıs’a gelip Şampiyon Melekler’in mezarını ziyaret edene kadar, Kıbrıs’a başsağlığı dilemediğini bile fark etmedi Türkiye Cumhuriyeti Devleti…

Şimdi de Türkiye yeni çocuklar mı istedi “yarım kalan voleybol turnuvası”nı tamamlamak için?

Hayatları yarım kaldı çocukların…

Aileler darmadağın, babalar cenaze, anneler mezarlık yeri…

Siz hâlâ “yarım kalan voleybol turnuvası”nın derdinde misiniz?

6 Şubat’tan sonra çocuklarımızı kolay kolay Türkiye’ye götürmeye cesaret edemezsiniz, vicdanınızdan değilse bile anne-babalara teklif etmeye korkarsınız, Mağusalılardan utanırsınız zannediyorduk…

Ankara korkunuz, Mağusa korkunuzdan baskın çıktı!

Ankara “ölen Mağusalıların yerine yeni takım gönderin” dedi, siz de Ankara’ya “o defter kapandı” diyemediniz!

Ey işbirlikçiler!

Selin’in babasından korkmuyorsunuz…

Serin’in annesinden korkmuyorsunuz…

Ankara’dan mı korkuyorsunuz?

-Çocuklarımızı Türkiye’ye artık göndermiyoruz, diyemiyorsunuz…

Hiçbir şart ve koşulda Türkiye ile entegrasyon politikasına ara vermiyorsunuz.

İster 35 tabut gelsin, isterse de Çanakkale kamplarında Türkiyeli eğitmen Kıbrıslı çocuklara “gırtlağınızı keserim lan” desin, fark etmez…

-Çocuklarımızın Adıyaman’da ne işi vardı, diye çok yazdım…

Çocuklarımızın Adıyaman’da bölgesel bir müsabakada ölmesinin sebebi 1974’ten bugüne uygulanan ilhak/entegrasyon/bütünleşme politikasıdır. TC eğitim sistemi ile bütünleşme politikası…

Aynı şekilde 23 Nisan kutlamaları için de okullara talimat gitti. 6 Şubat felaketinden sonra “herhalde bu sene 23 Nisan kutlanmaz” diyenler çıkmıştı…

Ankara Türkiye’nin milli bayramlarını kutlamasa, Kıbrıs’ın işgal bölgesinde kurdukları Askeri Rejim Türkiye’nin bayramlarını kutlamaya devam eder.

23 Mart’ta okullara talimat gitti, 23 Nisan kutlanacak diye…

26 çocuk tabutu gelmiş Türkiye’den Kıbrıs’a, Kıbrıs’ta Türkiye’nin çocuk bayramı kutlanacak…

Okullara giden talimatta şöyle deniyor: “23 Nisan gününde kutlanacaktır”. Olmaya da sektirirsiniz ha gününü…

Okullara giden emirde deniyor ki:

“6 Şubat 2023 tarihinde Türkiye’de yaşanan deprem felaketi sebebiyle tüm bölgelerimizde oluşan hassasiyet dikkate alınarak düzenlenecek törenlerde etkinlikler müzikli veya müziksiz olarak planlanabilir”… 

Cenaze marşı mı çalsınlar?

Neşesiz müzik mi çalsınlar?

Bu ne Ankara korkusundur ki aklınızı almış…

“Yasımız var bu sene okullarda bayram kutlamıyoruz, hepsi iptal” diyemezsiniz çünkü Türkiye’nin bayramlarını Kıbrıs’ta kutlamak Türkiye ile entegrasyon/bütünleşme ve Kıbrıslı kimliğini imha etme politikasının parçasıdır.

-Çocuklarımızın Adıyaman’da ne işi vardı?

Entegrasyon politikasının parçası olarak gittiler, tabutlarda döndüler.

Adıyaman’da ölen çocuklarımızın yerine, Kastamonu’ya ikinci gelen takımı mı gönderiyorsunuz? 

26 çocuğun ailelerinden değil, Ankara’ya “hayır” demekten mi korkuyorsunuz?

Hiçbir şeye benzemez halkını satanın korkusu…

(8 Nisan 2023 tarihinde Avrupa gazetesinde yayınlanmıştır)

About the author