“Vatan toprağının satılmasının kotası yok mu?”

Aziz Şah – Tarım toprakla yapılır, inşaat arazide yapılır, politika insanla yapılır.

Tarım ve inşaat insan içindir, ikisini insan için planlayarak politika yaparsınız.

Eli kanlı “barış güvercini” Siyonistlerden Şimon Perez’in dediği gibi, “Politika coğrafya değil, nüfus meselesidir”…

Filistin direnişi dünya üzerinde yerleşimci sömürgeciliğine karşı yenilmeyen ender mücadelelerdendir. “Filistin direnişi yenilmedi” cümlesi öyle romantik bir cümle değildir…

Filistin halkı 1948’den beridir süren, insanlık tarihinin en uzun ve en barbar işgali karşısında nasıl yenilmedi?   

1948’de İsrail devletini kurmak için Siyonist çetelerin başlattığı etnik temizlikten sonra 750.000 Filistinli evlerinden zorla kovuldu. 1967’deki Altı Gün Savaşı’ndan sonra ise 500.000 kişi daha mültecileştirildi. Buna rağmen Filistinliler yenilmedi…

Filistin direnişinin yenilmemesinin nedeni şudur: İşgal altındaki Filistin’de Hristiyan ve Müslüman Filistinlilerin nüfusunu Avrupa ve ABD’den taşınan yerleşimci Yahudiler sayısal olarak geçemedi. Filistinli yerlilerin sayısı İsrailli yerleşimcilerin sayısından hâlâ fazladır.

Bu yüzden Siyonist Şimon Perez, “Politika coğrafya değil, nüfus meselesidir” der…

İstediğin kadar toprağı silah zoruyla işgal et, gasp ettiğin toprakları dolduracak nüfusun yoksa, o toprakları elde tutamazsın…

Siyonistler silah zoru ile Filistinlilerin topraklarını işgal etti. Bunun ısrarla altını çiziyorum… Özellikle Türk milliyetçilerinin uydurduğu bir yalandır Filistinlilerin topraklarını satıp vatansız kaldığı. Ama “Kıbrıslı Türk kabilesi” topraklarını çatır çatır satıyor…

Çok bankacıya sordum vatan toprağının satılması meselesini. Çünkü satılan toprağın parası bankaya yatar…

Birçok bankacı hep aynı cevabı verdi: “İnsanın aklını kaçıracağı kadar para”…

Bankacıların ağzı sıkıdır, arazilerin kaça satıldığını söylemezler. “İnsanın aklını kaçıracağı kadar” derler… Ben de “1 Milyon Sterlin mi?” diye sorarım… Çünkü daha büyük para duymadım bugüne kadar…

Karadenizli yerleşimciler çok sever “1 Milyon Sterlini”. Oradan aşinayım… 1974’te silah zoruyla evlerinden kovulan Maria’ların Eleni’lerin topraklarına “1 Milyon Sterlin” ister TC’li yerleşimciler.

-“800.000 Sterlin vereyim” der müteahhit…

-“Kurtarmaz” der TC’li yerleşimci, “bize gelişi böyle”…

Polemityalı bir bankacıyla tartışmaya bile girdim. “Yabancılardır alan malları” dedi, itiraz ettim… “Yabancılara mal satışı askeri istihbaratın, Sivil İşler’in denetimindedir” dedim, “Yeri gelir benzin satışına bile kota konur, şu kadar litreden fazlasının satışı yasak” diye… “Da vatan toprağının satılmasının kotası yok mu?”…

Kıbrıs vatanının toprağının yabancılara satılması ve Kıbrıslıların topraksızlaştırılması TC yerleşimci sömürgeciliğinin stratejisidir. Toprağın üzerinde Kıbrıslılar oturmadığı sürece işgal rejimi için bir sorun yok.

Girneli Yannis, Trikomolu Maria, Karpazlı Eleni oturacağına Nijeryalı, Rus, İngiliz, İranlı, İsrailli otursun. İşgal rejiminin tercihidir…

Çünkü yerleşimci sömürgeciliği yerliler evlerine dönemesinler diye topraklarını sürekli olarak işgal altında tutmayı amaçlar. Yerleşimci kolonizasyonunun mantığı budur!

Türkiye dışındaki ülkelerden gelen yabancı nüfus TC yerleşimci sömürgeciliğinin “döviz rezervi”dir.

Bakın, Lefkoşa Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Fadıl Aksun adli yıl kapanışında ne diyor:

-“Yine para ve kambiyo yasasına aykırı olarak ülkemize yasal sınır olan 10,000 Euro üzerinde izinsiz para giriş ve çıkışı olduğunu görmekteyiz…

-“Yine ülkeye gayrimenkul alımı için yüklü miktarda para girişi yapıldığını görüyoruz ancak para girişinden sonra gayrimenkul alımı yapılıp yapılmadığı veya hazırlanan sözleşmelerin devirden önce taraflarca iptal edilip edilmediğinin yetkili makamlarca kontrol edilmediği gerçeği ışığında ülkemizde riskli bir para sirkülasyonu olduğuna da dikkat çekmek isteriz”…

“Vatan toprağının satılmasının kotası yok mu?” diye sordum yukarıda…

Sözde başbakanlığı sırasında “4’lü hükümet”te yabancıların konut kotasını artırarak “3 konut”a çıkaran Tufan Erhürman son günlerde şöyle diyor:

-“Memlekette bütün daireler-evler yabancılar tarafından alınmaya başlandı, yabancı nüfus bizim nüfusumuzun önüne geçti”…

-“Konut piyasalarında Ukraynalı, Rusları ve İranlıları, araba piyasasında Afrika’dan gelenleri, marketlerde Rum kesiminden gelenleri izleyen Kıbrıs Türk halkının kendi kamuoyu gittikçe erimekte, ortadan kaybolmakta”…

(28 Haziran 2023 tarihinde Avrupa gazetesinde yayınlanmıştır)

About the author