22 Ocak linçinin 6. yılı: İŞGALCİ YERLEŞİMCİ TERÖRİZMİ

22 Ocak 2018 sabahı taşlı linç saldırısından hemen önce Türkiyeli yerleşimcilerin faşist partisi YDP’nin başkanı Erhan Arıklı yerleşimcilere hitap ederken… Arıklı’nın hemen arkasındaki siyah gözlüklü kişi Karadenizli yerleşimcilerin derneğinin başkanı Murat Civelek, onun hemen yanındaki kişi de Hataylı yerleşimcilerin derneğinin başkanı Mehmet İpek… Erhan Arıklı’nın konuşma yapıp gazete binasının önünden ayrılmasından hemen sonra gazetenin bütün camları taşlarla tuzla buz edildi…

Aziz Şah – Erdoğan’ın talimatıyla işgalci Türkiyeli yerleşimcilerin 22 Ocak 2018 günü gerçekleştirdiği linçin 6’ncı senesindeyiz.

21 Ocak 2018’de Tayyip Erdoğan Bursa mitinginde,

-“KKTC’de bir pespaye gazete ahlaksızca bugün bir başlık atmış. Ben KKTC’deki kardeşlerimi de burada tavır almaya davet ediyorum… Ben KKTC’li kardeşlerime özellikle böyle bir duruşu sergilemek suretiyle KKTC’de gereken cevabı onlara vermeleri lazım” diyerek Avrupa-Afrika gazetesini hedef gösterdi.

24 saat sonra başını Karadenizli ve Hataylıların hemşeri derneklerinin çektiği Türkiyeli yerleşimciler gazeteyi taş yağmuruna tuttu.

22 Ocak linçi bize her sene yeni şeyler öğretiyor. Tarihi olayların anlamı “soğudukça” anlaşılır.

22 Ocak Kıbrıslı Türk toplumunun boynunun koparıldığı gündür. 22 Ocak’tan sonra birkaç sene başı kesik tavuk gibi çırpındı bu ahali. Artık çırpınmıyor. Bitti.

Bir Türk milliyetçiliği projesi olarak yaratılan “Kıbrıslı Türk toplumu” miti, 22 Ocak günü bitti.

22 Ocak’tan sonra tek bir seçenek kaldı: Ya Kıbrıslısınız ya da Türk!

22 Ocak herkese ayrı ayrı dersini verdi. Polislere de, yazarlara da, sanatçılara da, siyasilere de, sendikacılara da… Her meslek grubundan Kıbrıslı, mühendisinden eczacısına 22 Ocak’tan payına düşeni aldı.

İlk polisler aldı dersini: Taşlarla insan linç edilirken sırıtarak izleyen “polisler”den geriye onursuzluk kaldı.

Ankara’daki Genelkurmay’a bağlı olan “KKTC Polis Genel Müdürlüğü”nün verdiği “Göstericilere müdahale edilmeyecek” talimatını dinlemeyerek kendi adamlarıyla gazetenin kapısını tutan Polis Komutanı Ali Savaş Altan linçten kısa bir süre sonra açığa alındı; 5 sene “süründürüldükten” sonra Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılandı 2023’te.

Uyduruk bir rüşvet kumpasıyla 22 Ocak günü dinlemediği talimatın cezasını Ağır Ceza’da tutuklu yargılayarak verdiler Ali Komutan’a.

22 Ocak’la tarihimizdeki “polislik mesleği” bitmiştir. “Kanuna göre hareket eden” zamane polislerinin sonuncusu Ali Komutan’dı.

Tarihimize “son komutan” olarak geçti Ali Komutan, “son kanun adamı”…

Ali Komutan’a,

-Copsuz, kalkansız, kasksız, çelik yeleksiz birkaç adamını gönder, demişlerdi.

İtiraz etti Ali Komutan!

Polis Genel Müdürü’nün “Kan akarsa akacak, saldırganlara müdahale edilmeyecek” talimatını reddederken ne dedi Ali Komutan ona:

-“Bu emir anayasaya aykırıdır, yazılı verin”.

“Son kanun adamı” ve “Son Komutan” bu yüzden diyorum Ali Komutan’a.

1974’ten beridir askeri bir rejimde yaşıyoruz. “Anayasa” Ankara’dan gelen talimattır. Bu gerçeğe rağmen, Ali Komutan “kanun adamlığı”nı rejime rağmen muhafaza etti.

“Anayasal bir rejim”de yaşamıyorduk ama Ali Komutan “Bu emir Anayasa’ya aykırıdır” diyordu. Çünkü Ali Komutan da diğerleri gibi hareket etseydi, “haydut” olurdu, kanun adamı ve polis komutanı değil.

Nasıl ki 22 Ocak’ın manası “soğudukça” anlaşıldıysa, Ali Komutan’ın “kanun adamı” olarak “kanuna göre” sözünü söylemesi de bir onur abidesi olarak tarihteki yerini aldı.

22 Ocak’ta TC işgal rejimi sınırlarını ortaya koydu. 22 Ocak günü Kıbrıslı Türk toplumu zorba TC Devleti’ne boyun eğdi ve eğdiği boynu koptu.

22 Ocak’ta polis linçi izledi, siyasetçi sindi, sendikalar TC Sömürge Valisi’nin emrine girdi, aydınlar korkudan pembeleşti. Hiçbir toplumsal grubun kendi kendisine saygısı kalmadı.

22 Ocak 2018 Türkiyeli yerleşimci terörizmiydi. Yerleşimcilerin faşist terörü “Kıbrıslı Türk toplumu”nu yok etti.

22 Ocak tam olarak Tayyip Erdoğan’ın İsrailli yerleşimciler için söylediğidir:

-“İşgalci yerleşimcilerin terörist olarak ilan edilmesi çok çok önemli… Düşünün bir eviniz var, atanız dedeniz o evde yaşamış, yıllarca o toprağı işlemiş, üzerinde yaşamışsınız sonra eli silahlı bu teröristler geliyor ve size, ‘Burası artık benim’ diyor. Bu zulüm değil de nedir?”…

22 Ocak 2018’de işgalci Türkiyeli yerleşimciler Lefkoşa’nın göbeğinde bir linç gerçekleştirerek, “Burası artık benim” dedi. Yerleşimci, işgal ordusunun akıncısıdır. Akın edip yüreklerinizi korkuyla işgal ettiler.

Baş eğenin başını keserler. “Kıbrıslı Türk toplumu”nun başı 22 Ocak’ta kesildi…

(22 Ocak 2024 tarihinde Avrupa gazetesinde yayınlanmıştır)

About the author