Aziz Şah – Erdoğan Mustafa Akıncı’ya uzun süre önce cephe aldı. Devre dışı bıraktı, muhatap almadı ve sonunda hedef aldı…
Akıncı bir Kıbrıslı Türk milliyetçisidir, savaşı yaşamış bir mücahittir, mümkün olan çözümü ister, KKTC’cidir ve federal Kıbrıs’ın temeli olarak KKTC’yi görür, genç kuşaklara ödenemeyecek bedellerle dolu bir çuval bırakmak istemez…
KKTC’cidir ama KKTC’nin tanıtılamayacağını bilen bir KKTC’cidir.
Sayfalarca demecini okudum senelerdir. Ne Akıncı hayranlarının ona yüklediği anlamları yüklerim ne de karşıtlarının yapmadığı şeyleri yapmış gibi göstererek çizdiği “hain” portresine inanırım…
Keşke yaptığı iddia edilen şeyleri yapmış olsaydı!
Herşeye rağmen Akıncı’ya bir teşekkür borçluyuz…
KKTC efsanesini bitirdi bir KKTC’ci olarak. Kıbrıs’ın Tayfur Sökmen’i olmayacağım demesi üzerine kopan fırtınadan geriye ortada bir KKTC olmadığı gerçeği kaldı…
Ezelden beridir Türkiye’nin tek bir Kıbrıs politikası var. Kıbrıs’ı istirdat, yani geri alma, ilhak!
Biz bunu biliyoruz ama farkında olmayan o kadar çok insan var ki…
-Türkiye’nin gerçek emelini gördük, diyor safdilli solcular!
Gerçekten farkında değil miydiniz ilhakçı sömürgeciliğin?
Kıbrıs, Musul, Kerkük diye hortlayan “Büyük Türkiye”cileri hiç mi görmedi gözleriniz? Yeni Osmanlıcıların şaka olduğunu mu zannediyorsunuz? Suriye’de işgal edilen topraklarda PTT’nin ne işi var? Türk polisinin, valisinin, kaymakamının ne işi var Suriye’de? Gaziantep üniversitesi Suriye’de neden fakülte açıyor?
Hiç mi gazete okumuyorsunuz?
Türkiye’nin gerçek emelini görmüşler. 46 sene sonra günaydın o zaman!
Ankara tepeden tırnağa bas bas bağırıyor “Hedefimiz ilhak” diye…
Saf dillilikle, “Yok Akıncı’nın demeci yanlış tercüme edilmiş, yanlış anlaşılmış, çarpıtılmış” diye gidiyor işgal gerçeğine gözlerini kapayanlar. Bahane arıyorlar işgalcinin öfkesine…
Akıncı ilhaka karşıyız dediğinde “KKTC ilelebet yaşayacak” diyen Türkiyeli yetkili duydunuz mu?
Duyamazsınız! KKTC yoktur, işgal rejimi vardır. Kan döktük bizimdir sözünün neresini anlamadınız?
“İrademize saygı” diyorsunuz kendinizi komik duruma düşürerek…
Mustafa Akıncı’nın kendini ifade etmesinde bir sıkıntısı yok. Akıncı’ya öfkelenmelerinin sebebi “yanlış anlamaları” değil, doğru anlamalarıdır. Sömürgeci ilhakçılara “Kıbrıs’ın Türkiye’ye ilhakı korkunç olur” derseniz sizi yanlış anlamazlar…
Erdoğan’ın Kıbrıslı Türklere “besleme” demesi ile bir kırılma yaşandı bilinçlerde…
22 Ocak linçinden sonra artık geri dönüşü olmayan bir döneme girdik…
Gene de anlamamış bazıları meselenin ciddiyetini…
Zır zır zırlayarak “eşit ilişki”, “iradeye saygı”, “halkların kardeşliği” bekliyorlar Ankara’dan!
Muhalefeti iktidarı ile Ankara Kıbrıslıya karşı cephe almış ağzından tükürükler saçarak ilhak narası atıyor…
İşte Türkiye’nin gerçek emeli ile şimdi tanıştınız.
Ne diyordu Erhan Arıklı 20 sene önce?
İşgal var diyenlerin dilinde sigara söndüreceğim ve hadım edeceğim…
İşgal olmasa bu sözlerinden dolayı yargılanırdı bu zat. Yargılanmadı, vekil oldu!
Geçen sene de adamı, “Atatürk olsa birleşik Kıbrıs isteyenleri sallandırırdı” diye yazmıştı. İşgal olmasa yargılanırdı…
KKTC devleti olsa bu sözleri söyleyenler yargılanırdı.
KKTC diye bir devlet olsa “Adı barış pınarı olsa da akan su değil kandır” sözünden dolayı Mustafa Akıncı’ya hakaret sırasına girenler şimdi mahkemede sıraya dizilmişlerdi…
Hadımdan idama, idamdan ilhaka geldik ey ahali!
(10 Şubat 2020 tarihinde Afrika gazetesinde yayınlanmıştır)