Chomsky’ye sorulan Kıbrıs sorusu

Aziz Şah – Trump adına açılmış fake (sahte) bir hesaptan Trump’ın ağzıyla yazarak ‘‘Hellimi denedim çok beğendim’’ diye paylaşım yapmışlardı.

Trump’ın hellim yemiş olmasını ‘federal çözüm’e yoranlar bile olmuştu…

Kıbrıslının genel ruh hali budur…

Dünyanın bir köşesinde atıl bekleyen bir sömürge toplumu…

Vermesi gereken mücadeleleri vermeyip biriktiren, tarihe geç kalmış bir ahali!

Konservenin açılmasını bekleyen bezelye tanesi gibidir Kıbrıslılar…

Konservenin en dibinde üzerindeki diğer bezelyelere kinlenen ve bir dış-mihrakın gelip konserveyi açmasını bekleyen bir ruh hali.

Dış-mihraklar konserveyi yemek için açar ama…

Noam Chomsky gelmişti yıllar önce Kıbrıs’a konferans vermeye. Hemen Kıbrıs Sorunu’nu sordular Chomsky’ye, ‘nasıl çözülür’ diye. Yanılmıyorsam soruyu soran da bir Kıbrıslı Türk aydınıydı…

Uzak Asya’da bir köyde yaşanan olaylar hakkında dahi sayfalarca söyleyecek sözü olan, Kıbrıs’ın çevresindeki bütün ülkeler hakkında en az bir kitap yazmış olan Chomsky gibi bir entelektüelin muhakkak Kıbrıs konusunda bir ‘sihirli formül’ü vardı.

Chomsky’nin verdiği cevap karşısında şaşırmıştı herkes:

-Kıbrıs hakkında bir bilgim yok, yorum yapamam…

Bugüne kıyasla ‘çocuk’ denecek yaştaydım bu olay olduğunda, garip gelmişti deniz derya Chomsky’nin Kıbrıs’ı bilmemesi!

Ama zaman içinde ‘Kıbrıs hakkında bir bilgim yok’ cümlesini anladım…

O gün, Chomsky’nin Kıbrıs hakkında ‘neden bilgisi olmadığını’ sorgulamamıştı kimse…

Meselemiz de tam olarak budur!

Chomsky Filistin hakkında durmadan konuşur, çünkü Filistinliler dünyanın her yerinde her an mücadele eder…

Çok sevdiğim bir sloganı var Filistinlilerin: Don’t stop talking about Palestine!

Filistinliler sadece öldürüldüğünde ve yerleşimci sömürgeci İsrail yeni toprakları işgal ederek kanser gibi yayıldığında değil, her zaman durmadan konuşun; çünkü İsrail Filistin’in adını bile sildi haritadan…

-Unutturmayın Filistin’in adını!

Chomsky –sizin adını bile duymadığınız- hapisteki Kürt şarkıcılar, gazeteciler, siyasiler için destek mesajları yayınlar, çünkü Kürtler dünyanın her yerinde her an mücadele eder…

Chomsky Ermeni soykırımı konusunda da konuşur, çünkü TC Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, dünyanın öbür ucuna ta Uruguay’a gittiğinde kendisini protesto eden Ermenileri bulur karşısında…

Chomsky ya da benzer entelektüeller Kıbrıs hakkında konuşamaz. Çünkü kimse Walt Disney ansiklopedisini karıştırarak öğrenmez gerçeği, mücadele edenlerden öğrenir…

Kıbrıslılar ‘verilmeyen mücadelelerin toplamıdır’ ve ‘ödenmemiş bedellerin vücut bulmuş halidir’. Bu yüzden Chomsky Kıbrıs’ı bilmiyordu…

Evet, çok bedel ödedik ama kurtuluş mücadelesi verdiğimiz için değil. Bize bedel ödettikleri için bedel ödedik. Bize bedel ödetenlere hesap sorarken bedel ödemedik. İkisi farklı şeylerdir…

Kıbrıs sömürgeleştirilirken doğal olarak üzerinde yaşayan yerliler bedel öder. Bu sömürgeleştirmeye karşı başkaldırdığında ise özgürlüğün bedelini ödemeye başlar.

Biz özgürlüğün bedelini ödemediğimiz için Chomsky gibilerin bizden haberi yoktur…

Kıbrıslılar kendileri adına başkalarının mücadele etmesini bekler. Bu yüzden Chomsky’nin Kıbrıs Sorunu’nu bilmek zorunda olduğunu düşünebilirsiniz…

İşgal altındaki Kıbrıslılar ‘mış gibi’ değil, gerçekten mücadele ederse; göç ettirilerek dünyanın dört bir tarafına dağıtılmış Kıbrıslılar da dünyanın dört bir tarafında mücadele ederse, Chomsky de bize selam verecektir…

Nereden geldi tüm bunlar aklıma derseniz; CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun başdanışmanı Erdoğan Toprak’ın Kıbrıs hakkında konuşmasına ve CHP’nin Kıbrıs’la ilgilenmesine olmadık anlamlar yükleyenler var…

Bugün hâlâ mitinglerinde ‘‘Kıbrıs Fatihi Karaoğlan Bülent Ecevit’’ diye afişler taşıyan bir partinin sizin yerinize Kıbrıs’ın özgürlüğü için mücadele etmesini bekliyorsanız, daha çok beklersiniz…

(6 Haziran 2022 tarihinde Avrupa gazetesinde yayınlanmıştır)

About the author