Andreas hatıralarının, Adalı işgalin fotoğrafını çekti

Aziz Şah – Andreas demir parmaklıklara dayamış yüzünü gülümsüyor.

Andreas’ın suçu bu adada bu kadar iyimser ve gülümser olmak…

Üzerinde Fred Çakmaktaş’ın olduğu ‘Yaba daba duuuu’ yazan bir tişört giymiş mahkemede…

Hayatımız bir karikatür. Utku Karsu’nun çizdiği bir karikatür. Kutlu Adalı’nın anlattığı bir Nasrettin Hoca öyküsü…

21.000 dosya incelemişler Andreas Soutzi’ye suç icat edebilmek için, sadece 5 fotoğraf bulmuşlar…

21.000’de 5 adet…

Google’da yüzlerce benzerini bulabileceğiniz 5 adet fotoğraf…

Gene hüsrana uğradı işgal güçleri. Siz işgalci olduğunuz için direnişçi gerillalar sanıyorsunuz karşınızdaki Kıbrıslıları…

Kıbrıslı tutuklandığında, serbest kaldığında yapacağı kebabı düşünür. ‘‘Albay’a mektup yazan kimse yok’’ demişti Marquez. Bizim generali de kebaba davet eden kimse yok…

Kıbrıslı tutuklandığında, serbest kaldığında yapacağı kebabın fotoğrafını çekmeyi düşünür…

Huylu huyundan vazgeçmez, Münüse’nin dudakları bal gibice…

Ersin Tatar’ın çektiği selfieler içerisinde Andreas’ı ‘suçlu çıkaran’ 5 fotoğraf gibi nice fotoğraf vardır. Tatar’ın pazarları köpeciğini alıp dolaştığı dağlar askeri bölge değil mi?

Tatar’ın her pazar çektiği patika fotoğraflarını birleştirip güzergâhı belirleyebilirsiniz. Sonra da Tatar geçeceğinde tavşanları patikaya salıp ‘tavşan kaç tazı tut’ oynayabilirsiniz. Tatar’ın guliciği tavşanları kovalar, Tatar da ipini tutar, peşinden koşar…

O yüzden hiç fotoğraf çekmeyin, zaten körler fotoğraf çekemez, sadece poz verir…

Maraş’ın açılışında komutanların ve Elçi’nin yanında poz verenler gibi…

Andreas içinde silah, asker ve bayrak olan fotoğraflar çekmedi. Hatıraların ve hafızanın fotoğrafını çekti…

Baf’ta bir evin duvarında ‘VOLKAN’ yazar, Varosha’da da ‘EOKA lideri Grivas’ yazarmış. Bu tarihi duvar yazısını çekmiş Andreas…

Etiler sokak üzerindeki bir kilisenin ve arkadaşının ailesine ait bir apartmanın da fotoğraflarını çekmiş. Rumlar kendilerine ait malın ve ibadethanenin fotoğrafını çekemiyor, çünkü askeri bölge! Ama Rumların toprağı üzerine inşaat yapmak için ‘yasal’ imar planları-emirnameler yapılıyor. Başkasının toprağına inşaat yapmak ‘yasal’, toprak sahibinin kendi toprağını fotoğraflaması ‘suç’… İşgal rejiminin fotoğrafı! 

Mahkemenin arka sıralarına sesler biraz boğuk gelir. Yanlış anlamadıysam, Kıbrıs Cumhuriyeti bayrağını çizen İsmet Vehit Güney ve Cumhuriyetimizin kuruluş tarihi 16 Ağustos 1960 tarihi ile ilgili iki görsel de varmış ‘suçüstü yakalananlar’ arasında…

Hafıza ve hatıra ile ilgili beş kare çekmiş, 1974’te 10 yaşındayken köyü Lisi’den Türk ordusunun gelişiyle kovulan Andreas…

21.000 belge incelemişler, bula bula bu 5 fotoğrafı bulmuşlar…

Bu sebepten yolsuzluk davası yok mahkemelerde, 22 Ocak’ın 9 kayıp saldırganını bulamadılar, 9 senedir Lurucina’da kaybolan Mustafa Gazi’yi yoğa yazdılar… Çünkü polisin vakti yok ince şeyleri düşünmeye!

21.000 belge incelemişler, bula bula 5 fotoğraf bulmuşlar…

21.000 belgeden ‘suç’ icat etmek için vakit harcamak yerine, 2021’de 5 Temmuz’u 6 Temmuz’a bağlayan gece yarısı, Kutlu Adalı cinayetinin 25’inci senesinde yeniden açtığınızı söylediğiniz Adalı cinayeti dosyası için biraz uğraşabilirdiniz, demeyeceğim… Çünkü siz Andreas’ları yıldırmak için varsınız, Adalı’lara adalet için değil…

21.000 dosyadan 5 adet ‘suç unsuru’ bulan Polis Teşkilatı’nın müdürü, Kutlu Adalı Cinayeti Araştırma Komisyonu’na çağrıldığında, “Ben Ankara’daki Genelkurmay’a bağlıyım, size hesap vermem” demişti.

21.000 dosyadan 5 adet ‘suç unsuru’ bulan Polis Teşkilatı’nın memurları cinayetten sonra Adalı’nın cansız bedeni yerde yatırken çalışma odasını dağıtmaktaydı…

Adalı’nın bedeni yerde uzanmış, gözünde gözlükler, göğe bakıyordu, polis de o sırada odasını dağıtıyordu…

21.000 dosyadan 5 adet hatıra ve hafıza fotoğrafını ‘suçüstü yakalayan’ Polis Genel Müdürü Ahmet Soyalan, Kutlu Adalı cinayetinin tahkikat subayıydı; Türkiye cinayetten AİHM’de yargılanırken TC’nin tanığıydı müfettiş muavini olarak.

21.000 dosyadan 5 adet hatıra ve hafıza fotoğrafını sobelediğinizi zannediyorsunuz.

Kutlu Adalı’nın üzerine örttüğünüz örtü ise uçtu…

(23 Eylül 2022 tarihinde Avrupa gazetesinde yayınlanmıştır)

About the author