Aziz Şah – 26/03/2024
Federalist DİSİ’nin eski başkan yardımcısı faşist ELAM’dan Avrupa parlamenteri adayı oldu…
Bir federalist bir faşist partiden nasıl aday olur?
“İki bölgeli iki toplumlu” denilen “etnik homojen bölgeler” temelinde bir “federasyon” ırkçı bir apartheiddir.
“Türk-Rum homojen bölgeleri”nden oluşan bir Kıbrıs’ı savunan bir federalist, faşist bir partiden neden aday olmasın?
Federalizm ve faşizm Kıbrıs’ta kardeştir: Federasyon “etnik homojenlik” temeline dayanır, faşizm ise “ırksal homojenlik” temeline.
AB müktesebatının parçası olan “Avrupa Birliği Temel Hakları Şartı”na aykırı olan “etnik homojenlik” o kadar olağanlaştırılmıştır ki Kıbrıs’ta…
Ahmakça, pek ahmakça bir durumun ortasındayız!
Liberaller, sosyalistler, sosyal demokratlar hiç düşünmeden ve sorgulamadan “etnik homojenliği” savunabilir…
İşin tuhafı Avrupa Birliği Temel Haklar Şartı’na da aykırıdır Kıbrıs’ta savunulan “etnik homojen federal bölgeler”…
Avrupa Birliği’ni kutsamıyorum… Dünya halklarına kan kusturan emperyalist Avrupa’nın Kıbrıslılara sunduğu tek doğru perspektif “Avrupa Birliği Temel Haklar Şartı”nda söylenendir: Her türlü ayrımcılık yasağı, dolaşım ve ikamet özgürlüğü ile seçimlerde bütün etnik-ulusal ayrımların ortadan kalması.
Etnik homojen federal bölgeler AB’nin tek olumlu yönünü ortadan kaldırır!
“Etnikçi” AB’ci mi olur? AB’nin temel ilkelerine aykırı bu! Ama bizdeki etnikçiler AB’ci, AB’ciler etnikçi…
Bir etnikçi aynı zamanda bir ırkçıdır. Kaçılmazdır bu…
İşte bu yüzden DİSİ’nin başkan yardımcılığını yapmış bir adam, ELAM’dan Avrupa parlamenteri (adayı) olabilir!
Etnik homojen bölgelere dayanan Annan Planı’na “evet” demiş tek parti olan DİSİ’nin iki numarasının ırkçı ELAM’dan aday olması gayet normaldir.
Kıbrıs’ta 50 senedir tartışılan “federasyon” etnik homojen bölgelere dayalı ırkçı apartheid bir rejimdir. Etnik homojenlik Kıbrıs’ta faşist ideolojinin temelidir. ELAM’ın da beslendiği zemindir…
DİSİ’nin eski başkan yardımcısı ve Anastasiadis’in sözcüsü Marios Pelikanos ELAM’dan Avrupa Parlamentosu milletvekili adayı oldu…
Peki, federasyon ile iki devletli çözüm birbirine çok mu uzaktır?
Pelikanos’un adaylığını öğrendiğimde aklıma, aynı dönem DİSİ’de yöneticilik yapan başka bir federalist geldi…
Başkan yardımcılığı ve bakanlık yapmış Harris Georgiadis 2021 yılında Kathimerini gazetesinde iki devletli çözümü savunan bir manifesto yayınladı!
Bay Georgiadis, “İki devletli çözümün Kıbrıs’ta ‘Helenizm’ in hayatta kalması için son seçenek olduğunu” resmen ilan etti. Buna da “yeni gerçekçilik” dedi…
Kafanız çok karıştı değil mi?
Federalist DİSİ’nin bir başkan yardımcısı faşist ELAM’dan Avrupa parlamenter adayı oluyor…
Federalist DİSİ’nin bir diğer başkan yardımcısı da Yunan gazetesi Kathimerini’de iki devletli çözümü savunan bir manifesto yayınlıyor…
Daha da bulandırayım mı kafanızı?
Avukat Akan Kürşat’ın İtalya’da tutuklu olduğu günlerde ELAM yetkilileri ile görüşeceğini söyleyen bir tanıdığa ricada bulundum.
-“Onlara sor bakalım” dedim, “Neden işgal ve Rum mallarının yağması konusunda hiç sesleri çıkmaz?”
ELAM yetkilisinin bu soruya verdiği cevap şu:
-Bizim gündemimiz mültecilerdir!
Doğrudur: ELAM’ın tek gündemi mülteci düşmanlığı ve alt sınıf Kıbrıslılara çanta çanta gıda yardımı yapmaktır.
Kıbrıs’taki Türk işgali, yağma ve yerleşimci sömürgeciliği Kıbrıs Cumhuriyeti’ndeki siyasi partilerin gündemi değildir. Kıbrıs Cumhuriyeti liderliği dert etseydi işgali Avrupa kurumlarını ve uluslararası hukuku sonuna kadar kullanırdı.
Kıbrıs Cumhuriyeti elitleri işgali çoktan kabul ettiler ama bunu halka nasıl anlatacaklarını bilmiyorlar. 2021’de Harris Georgiadis’in iki devletli çözümü savunan “Yeni Gerçekçilik” manifestosu da bunun sancısıdır zaten.
-Adanın yarısı bizim olsun, yarattığımız refahı muhafaza edelim. Bu refahın bedeli olarak da adanın yarısı Türkiye’nin olsun, bunun için de içi boş bir “Helenizm” edebiyatı yapalım, diyorlar!
Hesaplamadıkları tek bir şey vardır: Türkiye Kıbrıs’ın yarısını değil hepsini ister.
Erdoğan ne dedi?
-“1974’te Kıbrıs’ın hepsi bizim olabilirdi”…
DİSİ başkan yardımcısını ELAM’dan aday olarak görmek şaşırtıcı değil.
Şaşırtıcı olan Kıbrıs’ın yarısını Türkiye’ye hediye edince diğer yarısını kurtardıklarını zannetmeleridir…
(26 Mart 2024 tarihinde Avrupa gazetesinde yayınlanmıştır)
